Devlet hastanesinden diyetisyen randevusu nasıl alınır?

Obezitenin tespitinde  Vücut Kitle İndeksi kullanılır. Kişinin kilogram cinsinden kilosu, metre cinsinden boy uzunluğunun karesine bölünür (kg/m²). Bulunan değer 30'un üzeri kişi obez, 40'un üzerinde ise morbid obez, 50'nin üzerinde ise süper obez olarak kabul edilir. Sağlık Örgütü tarafından obezite hesaplaması için de kullanılan vücut kitle indeksine göre vücut kitle indeksi;

• 18.5 altında olan kişiler az kilolu
• 18.5 - 24.9 arasında olanlar normal kilolu
• 25.0 - 29.9 arasında olanlar fazla kilolu
• 30.0 - 39.9 arasındaki kişiler obez
• 40.5'in üzerinde olanlar morbid obez (ciddi obez)
• 50 ve üstünde olan kişiler ise süper obez olarak kabul edilir.

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre normal erişkin bir insan günde yaklaşık 2-2,5 litre kadar su içmelidir. Günlük tüketilmesi gereken su miktarıyla ilgili kabul edilmiş aslında evrensel bir su miktarı yoktur. Fakat sağlıklı bir yaşam için gerekli miktarın ne olduğu konusunda genel bir fikir birliği vardır. Buna göre bir erkeğin tüketmesi gereken günlük su miktarı yaklaşık 3 litre, kadınların ise tüketmesi gereken su miktarı yaklaşık 2 litredir.

Hıçkırık, çoğu kez bir iki dakika içerisinde kendiliğinden geçer. Hıçkırığın daha kısa sürede geçmesi için şu yöntemler uygulanabilir; 

1. Derin bir nefes alıp bir süre tuttup bırakmak. 
2. Limon yemek
3. Amonyak veya kolonya koklamak.
4. Hızlı hızlı nefes alıp vermek.
5. Soğuk su içmek.
6. Bir yudum sirke içmek.
7. Öğürmek.
8. Dilin ucunu tutup öne doğru çekmek.
9. Su ile gargara yapmak.

Bazı yiyecekler tüketilmesi libido artışına neden olabilir. Libidoyu artıran besinler arasında kırmızıbiber, karanfil, tarçın, zencefil, ve kimyon gibi baharatlar, çilek, muz, nar, avakado, kereviz, çiğ fındık, kabak çekirdeği, çiğ badem, antep fıstığı, sarımsak, ginseng, keçi boynuzu, maydanoz, Şili biberi, istiridye, karides, kalamar gibi deniz ürünleri, bal, çikolata ve incir bulunmaktadır. 

Arjinin vücutta bulunan aminoasitlerden biridir. Vücutta nitrid okside dönüşerek damarların genişlemesini sağlar.  Arjinin daha çok fındık, fıstık ve badem gibi kuruyemişlerde bulunur. Ayrıca çikolata ve kuru üzümde arjinin bakımından zengindir. 

Sağlıklı olduğu ileri sürülen himalaya tuzunda da normal tuzda olduğu gibi sodyum klorür (NaCl) bulunmaktadır. Sodyum klorür içindeki sodyum kan basıncını (tansiyon) yükseltir. Bu yüzden tuzun nereden çıkarıldığının ya da nasıl hazırlandığın bir önemi yoktur.  Tüm tuzlarda sodyum olduğu için fazlası sağlık için zararlıdır. 

Günlük protein ihtiyacı, birçok faktöre bağlı olarak değişebilir, örneğin yaş, cinsiyet, kilo, fiziksel aktivite düzeyi, sağlık durumu ve hedefler. Ancak genel olarak, birçok sağlık kuruluşu ve uzman, yetişkin bir insanın vücut ağırlığına göre yaklaşık 0.8 gram protein alması gerektiğini önermektedir.

Örneğin, 70 kilogram ağırlığındaki bir yetişkinin, günlük olarak yaklaşık 56 gram protein alması gerekebilir. Ancak, sporcular, vücut geliştiriciler veya ağır fiziksel aktivite yapan kişilerin ihtiyacı daha yüksek olabilir.

Sağlıklı bir beslenme, çeşitli gıdaların dengeli bir şekilde tüketilmesini gerektirir. Sağlıklı besinler şunları içerebilir:

Meyve ve sebzeler: Renkli meyve ve sebzeler vitamin, mineral, lif ve antioksidanlar gibi birçok besin öğesi sağlar. Günde en az 5 porsiyon tüketmek önerilir.

Tam tahıllar: Kepekli ekmek, esmer pirinç, yulaf ve arpa gibi tam tahıllar, sindirime yardımcı olan lif ve kompleks karbonhidratlar sağlar.

Protein kaynakları: Tavuk, hindi, balık, yumurta, tofu, baklagiller ve fındık gibi protein kaynakları, kaslarınızın tamir ve büyümesine yardımcı olan amino asitler içerir.

Sağlıklı yağlar: Zeytinyağı, avokado, ceviz, chia tohumu ve somon gibi sağlıklı yağlar, kalp sağlığını destekleyen omega-3 yağ asitleri içerir.

Fermente gıdalar: Yoğurt, kefir, turşu, kimchi gibi fermente gıdalar, bağırsak sağlığı için faydalı probiyotik bakteriler içerir.

Su: Vücudunuzun hidrasyonunu sağlamak için bol miktarda su içmek önemlidir. Su, ayrıca toksinlerin vücuttan atılmasına yardımcı olur ve cilt sağlığına da katkıda bulunur.

Sağlıklı bir beslenme planı, bu besinlerin yanı sıra işlenmiş gıdaları, şekerli içecekleri ve doymuş yağları sınırlamayı da içerir. Ayrıca, herhangi bir sağlık durumunuz veya diyetle ilgili endişeniz varsa, bir diyetisyen veya sağlık uzmanıyla konuşmak faydalı olabilir.

Kilo vermek, kalori alımınızı azaltmak veya egzersiz yaparak vücutta daha fazla kalori yakmakla ilgilidir. İşte kilo vermek için yapabileceğiniz bazı stratejiler:

Düzenli egzersiz yapın: Egzersiz yaparak vücudunuzdaki fazla yağları yakabilirsiniz. Haftada en az 150 dakika ortalama yoğunlukta aerobik egzersiz yapmayı hedefleyin ve kuvvet antrenmanları da ekleyin.

Sağlıklı beslenin: Dengeli ve sağlıklı bir diyet yiyin. Öğünlerinizde protein, lif ve sağlıklı yağlara odaklanın. Fast food, işlenmiş gıdalar, abur cubur, tatlılar ve gazlı içeceklerden kaçının.

Porsiyonlarınızı kontrol edin: Yediğiniz yiyeceklerin miktarını kontrol edin. Düşük kalorili yiyeceklerle doygunluğunuzu artırın ve daha az kalorili yiyecekler seçin.

Su içmek: Su içmek sadece susuzluğu gidermekle kalmaz aynı zamanda metabolizma hızını da artırarak kilo vermenize yardımcı olur.

Stresten kaçının: Stresin fazlalığı da kilo almanıza neden olabilir. Kendinize uygun bir şekilde dinlenin ve gevşeyin.

Uyku düzeninizi koruyun: Yeterli uyku almak metabolizmayı düzenler ve vücudunuzun daha fazla yağ yakmasını sağlar.

Kilo vermek, sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemeyi gerektirir ve hızlı kilo kaybı tehlikeli olabilir. Her zaman bir doktora veya diyetisyene danışarak sağlıklı bir kilo kaybı planı oluşturun.

Evet, beslenme sivilceye neden olabilir. Araştırmalar, özellikle yüksek glisemik indeksli (GI) yiyeceklerin, şekerli ve işlenmiş gıdaların, sivilce oluşumuna neden olabileceğini gösteriyor. Bu yiyecekler, kan şekeri seviyelerinde ani artışlara neden olarak, vücutta inflamasyona ve sivilce oluşumuna neden olabilecek hormonlarda artışa neden olabilir. Ayrıca, süt ürünleri, fast food, trans yağlar ve aşırı miktarda omega-6 yağ asitleri içeren gıdaların da sivilce oluşumuna katkıda bulunabileceği düşünülmektedir. Ancak, herkesin farklı bir beslenme ihtiyacı ve cilt tipi olduğu için, belirli bir besin maddesinin sivilce oluşumuna neden olup olmayacağı, kişiden kişiye değişebilir.