Kadın kısırlığı nasıl anlaşılır?

Kadın kısırlığı için genellikle aşağıdaki testler yapılır:

Hormon testleri: Bu testler, kadının yumurtalıklarının normal şekilde çalışıp çalışmadığını kontrol etmek için yapılır. Östrojen ve progesteron gibi hormonların seviyelerini ölçmek için kan testleri yapılabilir.

Yumurtlama testleri: Bu testler, kadının yumurtlamasını takip etmek için yapılır. Yumurtlamayı doğrulamak için kan testleri veya ultrason muayeneleri yapılabilir.

HSG testi: HSG (rahim filmi) testi, rahim ve fallop tüplerinin yapısal anormalliklerini belirlemek için rahim içine kontrast madde enjekte edilerek yapılan bir röntgen çekimidir.

Laparoskopi: Bu, bir tüp kamera ile yapılan bir cerrahi işlemdir. Doktorlar, rahim, fallop tüpleri ve yumurtalıkları incelerler.

Histeroskopi: Bu test, bir tüp kamera kullanarak rahmin içini inceler. Bu testle rahimdeki polipler, fibroidler veya rahim içi yapışıklıklar gibi problemler tespit edilebilir.

Genetik testler: Bazı durumlarda, genetik testler yapılabilir. Bu testler, kalıtsal genetik bozuklukları belirlemeye yardımcı olabilir.

Kadın kısırlığı teşhisi konulduktan sonra, doktorlar tedavi seçeneklerini tartışabilirler.

Bunlar da ilginizi çekebilir


Kadın kısırlığının nedenleri nelerdir?

Kadın kısırlığının birçok nedeni olabilir. Bunlar arasında şunlar yer alır:

Yumurtalık problemleri: Yumurtlama sorunları, polikistik over sendromu, erken menopoz, tüplerin tıkanması veya ameliyat sonrası komplikasyonlar gibi yumurtalık problemleri kısırlığa neden olabilir.

Rahim problemleri: Rahim anomalileri, fibroidler, endometriozis, rahim içi yapışıklıklar veya rahimdeki diğer yapısal problemler gebeliği engelleyebilir.

Hormonal problemler: Hormon dengesizlikleri, hipotiroidizm veya hipertiroidizm, hiperprolaktinemi, luteal faz eksikliği veya diğer hormon problemleri kısırlığa neden olabilir.

Yaş faktörü: Yaş ilerledikçe, yumurtalık rezervi azalır ve doğurganlık azalır. Kadınların doğurganlığı 30'lu yaşların ortalarında zirve yapar ve daha sonra yavaş yavaş azalmaya başlar.

İlaçlar veya tedaviler: Kemoterapi, radyoterapi veya diğer ilaçlar veya tedaviler, kadın üreme sistemi üzerinde olumsuz etkileri nedeniyle kısırlığa neden olabilir.

Diğer nedenler: Genetik faktörler, bazı enfeksiyonlar veya kronik hastalıklar da kısırlığa neden olabilir.

Kadın kısırlığı nasıl tedavi edilir?

Kadın kısırlığı tedavisi, altta yatan nedenlere bağlı olarak farklı şekillerde uygulanabilir. Tedavinin amaçları arasında yumurtlama problemlerini düzeltmek, tıkalı fallop tüplerini açmak, polipleri, miyomları veya endometriozisi tedavi etmek ve hormonal dengesizlikleri düzeltmek yer alabilir. Kadın kısırlığı tedavisi seçenekleri şunlardır:

Yumurtlama indüksiyonu: Yumurtlama problemleri olan kadınlara verilen ilaçlarla yumurtlama uyarılabilir.
İntrauterin inseminasyon (IUI): Sperm sayısını artırmak ve doğru yere yerleştirmek için spermlerin doğrudan uterus içine enjekte edilmesi işlemidir.
Tüp bebek (IVF): Kadının yumurtaları laboratuvar ortamında döllenir ve elde edilen embriyo uterus içine transfer edilir.
Laparoskopi veya histeroskopi: Tıkalı fallop tüplerini açmak veya endometriozis gibi problemleri çözmek için cerrahi işlem uygulanabilir.
Donör yumurta veya donör embriyo: Kendi yumurtaları kullanılamayan kadınlar için, başka bir kadının yumurtası veya donör embriyo kullanılabilir.
Tedavi seçeneği, kadının yaşına, sağlık durumuna, kısırlık nedenine ve çiftin tercihlerine bağlı olarak belirlenir.

Kadın kısırlığı tedavisinde kullanılan yöntemler nelerdir?

Kadın kısırlığı tedavisinde kullanılan yöntemler, altta yatan nedenlere, yaşa ve çiftin tercihlerine bağlı olarak değişebilir. Bazı yaygın tedavi yöntemleri şunlardır:

Ovulasyon indüksiyonu: Bu yöntem, kadının yumurtlamasını teşvik etmek için ilaç kullanımını içerir.

İntrauterin inseminasyon (IUI): Bu yöntemde, spermler doğrudan kadının rahim boşluğuna yerleştirilir.

Tüp bebek (IVF): Bu yöntemde, kadın yumurtalarını ovulasyon indüksiyonu ile teşvik eder ve daha sonra toplanan yumurtalar laboratuvarda döllenir. Daha sonra, döllenmiş yumurtalar embriyo haline getirilir ve rahim içine yerleştirilir.

İntracytoplasmic sperm enjeksiyonu (ICSI): Bu yöntem, tek bir spermi bir yumurtanın içine enjekte ederek döllenmeyi gerçekleştirir. Bu yöntem, sperm sayısı veya hareketi düşük erkeklerde kullanılır.

Donör yumurta veya donör embriyosu kullanımı: Bu yöntemlerde, çift kendi yumurta veya sperm hücrelerini kullanmazlar. Donör yumurta veya embriyo kullanılır.

Kadın kısırlığı tedavisi, altta yatan nedenlere, çiftin tercihlerine ve yaşa göre değişebilir. Tedavi, bir veya birden fazla yöntemin bir kombinasyonu olabilir ve birkaç deneme gerektirebilir.

Rahim filmi (Histerosalpingografi-HSG) nedir?

Rahim filmi (Histerosalpingografi-HSG), rahim ve fallop tüplerinin durumunu değerlendirmek için kullanılan bir radyolojik görüntüleme yöntemidir. Bu işlem sırasında rahim ağzından ince bir kateter yardımıyla rahim içine kontrast madde verilir ve röntgen cihazı ile rahim ve tüplerin görüntüleri alınır.

Rahim Filmi Neden Çekilir?

  • Kısırlık (infertilite) nedenlerini araştırmak: Tüplerde tıkanıklık, yapışıklık veya şekil bozuklukları gibi kısırlığa neden olabilecek durumları tespit etmek için kullanılır.
  • Tekrarlayan düşüklerin nedenlerini araştırmak: Rahim içinde perde, polip veya miyom gibi oluşumların varlığını kontrol etmek için çekilebilir.
  • Rahim ameliyatlarından önce veya sonra değerlendirme yapmak: Tüplerin açık olup olmadığını kontrol etmek veya ameliyat sonrası iyileşme durumunu değerlendirmek için kullanılabilir.

Rahim Filmi Nasıl Çekilir?

İşlem genellikle adet döneminin bitiminden sonraki ilk hafta içinde yapılır. Hasta jinekolojik muayene pozisyonunda yatar ve spekulum yardımıyla rahim ağzı görülür. Rahim ağzından ince bir kateter yerleştirilir ve bu kateterden kontrast madde verilir. Kontrast maddenin rahim ve tüplerden geçişi röntgen cihazı ile görüntülenir. İşlem genellikle 15-30 dakika sürer.

Rahim Filmi Ağrılı Bir İşlem midir?

Rahim filmi bazı kadınlarda hafif kramp tarzında ağrıya neden olabilir. Ancak bu ağrı genellikle kısa süreli ve tolere edilebilir düzeydedir. İşlem öncesi ağrı kesici ilaç kullanmak da mümkündür.

Rahim Filmi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler:

  • İşlem sonrası hafif kanama veya lekelenme olabilir.
  • Kramp tarzında ağrılar devam ederse ağrı kesici kullanılabilir.
  • İşlem sonrası birkaç gün cinsel ilişkiden kaçınılmalıdır.

Rahim Filmi Riskleri Nelerdir?

Rahim filmi genellikle güvenli bir işlemdir. Ancak nadiren bazı riskler taşıyabilir:

  • Kontrast maddeye karşı alerjik reaksiyon
  • Enfeksiyon
  • Rahim veya tüplerde delinme (çok nadir)

Bu riskler oldukça düşüktür ve işlem öncesi doktorunuzla detaylı olarak konuşarak endişelerinizi giderebilirsiniz.

Yeni SSS


Penis akıntısı, penisin ucundan gelen, idrar veya meni olmayan bir sıvıdır. Bu akıntının çeşitli türleri ve nedenleri vardır.  Penis akıntısı Penis akıntısı, genellikle enfeksiyonlar veya iltihaplanma nedeniyle penisten gelen sıvıdır. En yaygın nedenler cins ...


Hemofili A, kanın pıhtılaşmasını etkileyen genetik bir bozukluktur. Bu hastalık, pıhtılaşma sürecinde kritik bir rol oynayan Faktör VIII proteininin eksikliği veya yetersizliği nedeniyle ortaya çıkar. Hemofili A, kalıtsal bir ...


Bilgisayarlı Tomografi (BT), vücudun iç yapılarının ayrıntılı görüntülerini elde etmek için kullanılan gelişmiş bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. Röntgen ışınları ve bilgisayar teknolojisi bir araya getirilerek kemikler, organlar, yumuşak dokular ve kan damarları gibi iç yapıları ...


Ultrason, yüksek frekanslı ses dalgaları kullanarak vücudun iç yapılarının görüntülenmesini sağlayan bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. Bu ses dalgaları, farklı dokulardan farklı şekilde yansıyarak bir görüntü oluşturur. Ultrason, radyasyon kullanmadığı için güvenli kabul edilir v ...


Ultrason genellikle çekilecek bölgeye göre aç veya tok karna çekilebilir. Çoğu karın bölgesi ultrasonu için 8-12 saatlik açlık gerekir. Bunun nedeni, yiyeceklerin sindirim sistemini etkileyerek ultrason görüntüsünün netliğini bozabilmesidir. Ancak bazı ul ...


Vajinadan peynir kesiği şeklinde akıntı, genellikle vajinal kandidiyazis olarak bilinen bir mantar enfeksiyonuna işaret eder. Kandidiyazis, Candida albicans adı verilen bir mantara bağlı olarak oluşur. Belirtileri arasında: Kalın, beyaz ve peynirimsi akıntı ...


Doğum kontrol hapı, istenmeyen gebelikleri önlemek için kullanılan hormonal ilaçtır. Genellikle östrojen ve progestin hormonlarının bir kombinasyonunu içerirler, ancak sadece progestin içeren haplar da mevcuttur. Doğum kontrol hapları etki mekanizmaları; ...


Yasmin, gebeliği önlemek için kullanılan bir kombine oral kontraseptif (doğum kontrol hapı) olup, içerdiği hormonlar nedeniyle vücuttaki doğal hormonları düzenleyerek yumurtlamayı engeller. Ayrıca, rahim iç ...


Profolmix besin takviyeleri, çeşitli sağlık ihtiyaçlarına yönelik olarak geliştirilmiş bir dizi besin takviyesidir. Farklı formülleriyle, kadın sağlığından bağışıklık sistemine, şeker metabolizmasından enerji seviyelerine kadar birçok alanda destek sunmayı amaçlar. Pro ...


Ella, bir tür acil kontrasepsiyon ilacıdır ve genellikle korunmasız cinsel ilişki sonrası hamileliği önlemek için kullanılır. Aşağıda Ella'nın sıkça sorulan sorularına (SSS) yanıt bulabilirsiniz: Ella Nedir? Ella, korunmasız cinsel ilişkiden sonra veya doğum ...


SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu), hastaların sağlık hizmetlerinden daha kolay yararlanabilmesi ve bazı sağlık harcamalarından muaf tutulabilmesi için kronik hastalıkları kapsayan bir liste tutar. Bu listede yer alan hastalıklar genellikle uzun süreli tedavi ve bakım gerektiren, kişinin yaşam kalitesi ...


Topuk dikeni (plantar fasiit) hakkında sıkça sorulan sorular ve cevaplarını aşağıda bulabilirsiniz; Topuk dikeni nedir? Topuk dikeni, ayak tabanındaki plantar fasya adı verilen bağ dokusunun iltihaplanması ve topuk kemiğine (kalkaneus) yakın bir bölgede kemi ...


Gliotik odak, genellikle beyin dokusunda hasar veya iltihaplanma sonrası oluşan skar dokusunu ifade eder. Bu durum, birçok farklı beyin hastalığı veya yaralanması sonrası görülebilir. Gliotik odak hakkında sıkça sorulan sorular ve yanıtları aşağıda bulabilirsiniz: Glio ...


Bronşektazi, akciğer içindeki hava yollarının (bronşların) geri dönüşümsüz bir şekilde genişlemesi ve hasar görmesi sonucu oluşan kronik bir akciğer hastalığıdır. Bu genişleme, bronşların normal yapısının bozulmasına ve mukus ...


Plöroparankimal bant formasyonları, akciğerleri çevreleyen zar olan plevra ile akciğer dokusu arasındaki yapışıklıkları ifade eder. Bu yapışıklıklar genellikle daha önce geçirilmiş enfeksiyonlar, iltihaplanmalar veya cerrahi müdahaleler sonucu oluşabilir. Plörop ...