Skolyoz ne demek?
Skolyoz, halk arasında omurga eğriliği olarak bilinen bir durumdur. Omurga (vertebra) kemiklerinin en sık görülen bozukluğudur. İleri evrelerde ciddi duruş bozukluklarına yol açar. Skolyoz, omurganın yapısal bozukluklarından ya da omurga dışı nedenlerden kaynaklanabilir.
Sen de kendi sorunu sor
Bunlar da ilginizi çekebilir
Eklemler ağrıyınca yağmur mu yağar?
Eklemler ağrıyınca yağmur yağmaz. Ancak yağmurlu havalarda, havadaki basınç azalır ve nem oranında artış olur. Bu durum romatizma hastalarında eklemlerde ağrıya neden olur. Romatizma hastaları kuru ve sıcak havalarda daha rahat ederler.
Kırığın tam iyileşmesi için üzerinden bir kış geçmesi mi lazım?
Kırığın tam olarak iyileşmesi için üzerinden bir kış geçmesi lazım, kısmen doğruluk payı olan bir ifadedir. Kırık bir kemiğin kaynama sonrasında tekrar eski halini alması için kemikte bazı değişikliklerin meydana gelmesi gerekir. Genellikle bu süre bir yıldır. Yani üzerinden bir kış geçmesi bir yıla eşdeğer bir süredir.
Kıkırdak iğnesi eklemde biten suyu yeniler mi?
Aslında eklemin suyu bitmez, biten eklem aralığındaki kıkırdak dokusudur. Bu yüzden kıkırdak iğnesinin amacı biten suyu yenilemek değildir. Kıkırdak iğnesi, hastalığın erken evresinde eklem ağrısını azaltabilir, hastalığı durdurucu ya da önleyici bir etkisi yoktur.
Donuk omuz nedir?
Donuk omuz, en kısa ve basit tanımıyla omuz eklemini çevreleyen kapsülün yapışmasıdır. Omuz eklemi, üst kol (humerus), kürek kemiği ve köprücük kemiğinden oluşan bir eklemdir. Omuz eklemi, dışarıdan omuz kapsülü adı verilen bir yapı tarafından sarılıdır. Donuk omuz, yapışkan kapsülit veya adezif kapsülit olarak da bilinir. Omuz ekleminde hareket kısıtlılığı, sertlik ve ağrı meydana gelir.
El cerrahisi hangi bölüm?
El cerrahisi, omuzdan başlayıp parmak uçlarına kadar olan bölümün hastalıkları, yaralanmaları ve tedavisi ile ilgilenen bir bilim dalıdır. El cerrahisi, Ortopedi ve Travmatoloji, Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi bölümlerinin bir üst uzmanlık dalıdır.
Skolyoz tedavisi nasıl olur?
Skolyoz tedavisi planlanırken omurgadaki eğrilik derecesi, hastanın yaşı, cinsiyeti ve eşlik eden hastalıkların olup olmadığına bakılır. Bazı skolyozların tedavisi için ameliyat gerekir. Ameliyast dışı skolyoz tedavileri arasında korse kullanımı ve bazı skolyoz egzersizleri bulunmaktadır.
Kemik ağrıları için hangi doktora gidilir?
Kemik ağrıları romatizmal hastalıklar, kemik kanseri, Paget hastalığı, kemik iltihabı, kırık, çatlak ve osteoporoz gibi durumlardan kaynaklanabilir. Kemik ağrısı olan bir kişi öncelikle ortopedi ve travmatolojibölümüne gitmelidir. Ortopedi doktoru gerektiğinde hastayı romatoloji veya fizik tedavi ve rehabilitasyon doktoruna yönlendirebilir.
Kemiklerin iyileşmesini hızlandırmak için ne yapılabilir?
Kemiklerin iyileşme sürecini hızlandırmak için aşağıdaki önlemleri alabilirsiniz:
İyi beslenme: Kemiklerin iyileşmesi için yeterli besin alımı önemlidir. Kalsiyum, D vitamini, protein, fosfor, magnezyum gibi besin öğeleri kemik sağlığı için gereklidir. Süt ürünleri, yeşil yapraklı sebzeler, balık, yumurta gibi kalsiyum ve D vitamini kaynaklarını tüketmek önemlidir. Ayrıca yeterli miktarda protein alımı da önemlidir.
Hidrasyon: İyileşme sürecinde vücudun ihtiyaç duyduğu suyu almak önemlidir. Yeterli miktarda su içmek, dokuların ve hücrelerin sağlıklı çalışmasına ve iyileşmeye yardımcı olur.
Sigara ve alkol tüketiminden kaçınma: Sigara içmek ve aşırı alkol tüketimi, kemik iyileşmesini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, iyileşme sürecinde sigara içmekten ve alkol tüketimini sınırlamaktan kaçınmalısınız.
Düzenli egzersiz: İyileşme sürecinde doktorunuzun önerdiği egzersizleri yapmak, kan dolaşımını artırır ve iyileşmeyi destekler. Ancak, doktorunuzun talimatlarına uygun olarak uygun egzersizleri yapmalısınız. Kırık bölgesini aşırı zorlamamak önemlidir.
Doktorunuzun önerdiği tedaviyi takip etme: Doktorunuzun önerdiği tedavi planına uyum göstermek iyileşmeyi hızlandırabilir. Önerilen ilaçları düzenli olarak kullanmak ve kontrolleri düzenli olarak takip etmek önemlidir.
Düşmeleri önleme: İyileşme sürecinde düşmeler kemikleri tekrar zarar gösterebilir. Düşmeleri önlemek için düşme riskini azaltan önlemler almak önemlidir. Denge egzersizleri yapmak, evde düzenlemeler yapmak (kaymayan zeminler, tutunma noktaları gibi) ve uygun ayakkabılar giymek düşme riskini azaltabilir.
Dinlenme: Kemiklerin iyileşmesi için yeterli dinlenme süresi vermek önemlidir. Doktorunuzun önerdiği şekilde aktiviteleri kısıtlamak ve istirahat etmek iyileşmeyi destekler.
Önemli olan, iyileşme sürecinde doktorunuzun önerilerine uymak ve kişisel durumunuza en uygun önlemleri almaktır.
Kemiklerdeki tümörler nasıl tedavi edilir?
Kemiklerdeki tümörlerin tedavisi, tümörün türüne, büyüklüğüne, yayılma derecesine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak belirlenir. Kemik tümörlerinin tedavisi genellikle multidisipliner bir yaklaşım gerektirir ve kemoterapi, radyoterapi, cerrahi müdahale veya bir kombinasyonu kullanılabilir. İşte kemik tümörlerinin tedavi yöntemlerinin genel bir özeti:
Cerrahi müdahale: Kemik tümörlerinin tedavisinde cerrahi müdahale sıklıkla kullanılır. Bu, tümörün çıkarılmasını veya kemikteki etkilenmiş bölgenin çıkarılmasını içerebilir. Ameliyat sırasında, tümörün tamamen çıkarılması veya kemikteki hasarlı bölgenin alınması hedeflenir. Bazı durumlarda, çıkarılan kemik veya tümör sonrasında rekonstrüksiyon veya protezler kullanılabilir.
Kemoterapi: Kemoterapi, kanser hücrelerini öldürmek veya büyümelerini durdurmak için kullanılan ilaçların kullanılmasını içeren sistemik bir tedavi yöntemidir. Kemik tümörlerinin tedavisinde kemoterapi, cerrahi öncesi veya sonrasında tümörün boyutunu küçültmek, yayılmasını önlemek veya hücreleri öldürmek amacıyla kullanılabilir.
Radyoterapi: Radyoterapi, yüksek enerjili ışınların kullanılarak kanser hücrelerinin öldürülmesini hedefleyen bir tedavi yöntemidir. Kemik tümörlerinin tedavisinde radyoterapi, tümörün büyüklüğünü azaltmak, tümör hücrelerini öldürmek veya metastazı kontrol altına almak için kullanılabilir. Radyoterapi bazen cerrahi müdahaleden önce veya sonra da kullanılabilir.
Hedefe yönelik tedaviler: Bazı kemik tümörlerinde hedefe yönelik tedaviler kullanılabilir. Bu tedaviler, tümör hücrelerinde belirli genetik veya biyokimyasal hedefleri hedef alarak kanser hücrelerinin büyümesini durdurmayı veya öldürmeyi amaçlar. Örneğin, tümördeki belirli bir genetik mutasyona yönelik hedefe yönelik ilaçlar kullanılabilir.
Tedavi planı, tümörün özelliklerine, hastanın sağlık durumuna ve diğer faktörlere bağlı olarak bireysel olarak belirlenir. Tedavi sürecinde, hastaların doktorlarıyla düzenli olarak iletişimde olmaları ve tedavi planına uymaları önemlidir.
Kemiklerdeki enfeksiyonlar nasıl tedavi edilir?
Kemiklerdeki enfeksiyonların tedavisi, enfeksiyonun şiddetine ve yayılma derecesine bağlı olarak değişebilir. Kemik enfeksiyonlarının tedavisi genellikle uzun süreli ve multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. İşte kemik enfeksiyonlarının tedavi yöntemlerinin genel bir özeti:
Antibiyotik tedavisi: Kemik enfeksiyonlarının tedavisinde antibiyotikler önemli bir rol oynar. Doktorunuz enfeksiyonun türüne ve duyarlılığına bağlı olarak uygun bir antibiyotik reçete edecektir. Antibiyotik tedavisi genellikle uzun süreli ve intravenöz (damardan) olarak uygulanabilir. Tedavinin süresi, enfeksiyonun şiddetine ve yayılma derecesine bağlı olarak değişir. Antibiyotik tedavisi genellikle aylar sürebilir.
Cerrahi müdahale: Bazı durumlarda, kemik enfeksiyonlarının tedavisinde cerrahi müdahale gerekebilir. Cerrahi müdahale enfeksiyonun kontrol altına alınması, hasarlı veya ölü kemik dokusunun çıkarılması ve drenaj sağlanması amacıyla gerçekleştirilebilir. Cerrahi müdahale, enfekte alanın temizlenmesini ve iyileşmeyi desteklemeyi amaçlar. Cerrahi müdahale sıklıkla antibiyotik tedavisi ile birlikte kullanılır.
Destekleyici tedavi: Kemik enfeksiyonlarının tedavisinde ağrı yönetimi, yara bakımı ve diğer destekleyici tedaviler önemlidir. Ağrı yönetimi için analjezik (ağrı kesici) ilaçlar kullanılabilir. Yara bakımı, enfekte alanın temiz ve hijyenik tutulmasını içerir. Hastanın genel sağlık durumunu desteklemek için beslenme, dinlenme ve egzersiz gibi önlemler alınabilir.
Tedavi planı, enfeksiyonun şiddetine, hastanın genel sağlık durumuna ve diğer faktörlere bağlı olarak bireysel olarak belirlenir. Enfeksiyonun tamamen iyileşmesi ve kemik dokusunun yeniden sağlıklı hale gelmesi zaman alabilir. Tedavi sürecinde, hastaların doktorlarıyla düzenli olarak iletişimde olmaları, antibiyotik tedavisini düzenli olarak takip etmeleri ve önerilen tedavi planına uymaları önemlidir.
Yeni SSS
Diş ağrısının gece artmasının birkaç nedeni olabilir. Gün içinde dikkatimizi dağıtan şeyler varken, gece sessiz ortamda ağrıya daha çok odaklanabiliriz. Ayrıca, yatarken baş bölgesine kan akışı artar ve bu da dişlerdeki iltihaplanmayı şiddetlendirerek ağrıyı artırabilir. Diş gıcırdatma gibi uyku ...
Uyutmayan diş ağrısı genellikle şiddetli bir iltihaplanma, diş apsesi, sinir tahrişi veya ilerlemiş bir çürük nedeniyle oluşur. Gece saatlerinde ağrının artmasının başlıca nedeni, uzanırken başın kan dolaşımının değişmesiyle diş bölgesinde daha fazla baskı ve hassasiyet oluşmasıdır. Bu tür bir ağ ...
Diş ağrısını en hızlı kesen yöntemlerden biri soğuk kompres uygulamaktır. Soğuk, bölgedeki şişliği azaltır ve ağrı sinyallerini uyuşturarak acıyı hafifletir. Ayrıca, reçetesiz satılan ibuprofen veya parasetamol gibi ağrı kesiciler de hızlı bir rahatlama sağlayabilir. Tuzlu su gar ...
Kadınlarda apandisit belirtileri, erkeklere benzer olsa da bazen kadınların üreme organları ile karışabilecek belirtiler gösterebilir. Bu durum, doğru teşhis koymayı zorlaştırabilir. Tipik belirti, göbek çevresinde başlayıp karnın sağ alt tarafına yerleşen şiddetli ağrıdır. Bu ağ ...
Apandisit patlaması veya perfore apandisit, tedavi edilmeyen apandisitte iltihabın ilerleyerek apandisitin yırtılması durumudur. Bu durum, iltihabın karın boşluğuna yayılmasına neden olarak ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Apandisit patlaması, tedavi edilmeye ...
Çocuklarda apandisit belirtileri erişkinlerden farklılık gösterebilir ve teşhis edilmesi daha zor olabilir. Çocuklar ağrılarını net bir şekilde tanımlamakta zorlanabilir ve apandisitin tipik belirtileri her zaman belirgin olmayabilir. Çocuklarda apandisit belirtileri yetişkinlerd ...
Evet, Siprogut kulak damlası, aile hekimi tarafından yazılabilir. Ancak, herhangi bir ilaç reçetesi yazmadan önce, doktorun hastanın durumunu değerlendirmesi gerekmektedir. Ai ...
Evet, Siprogut damla bir antibiyotiktir. İçeriğinde polimiksin B ve neomisin gibi antibiyotikler bulunur. Bu antibiyotikler, bakteriyel enfeksiyonlara karşı etkilidir ve özellikle kulak yolundaki enfeksiyonların tedavisinde kulla ...
Siprogut göz damlası, gözdeki bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde kullanılan bir antibiyotik ilaçtır. İçeriğinde polimiksin B ve neomisin gibi antibiyotikler bulunur, bu bileşenler bakterilerin büyümesini engeller ve enfeksiyonların yayılmasını durdurur. Ayrı ...
Siprogut kulak damlası doktor farklı bir şekilde önermediyse kulak kanalına yetişkinlerde günde 2 kez 4 damla, çocuklarda ise günde 2 kez 3 damla uygulanır. Gereken durumlarda, özellikle ciddi enfeksiyonlarda veya doktor önerisiyle, ilk uygulama iki katına çıkabi ...
Herkes apandisit olabilir. Ancak apandisit daha çok 20’li ve 30’lu yaşlardaki kişilerde görülür. Evde, apandisit olup olmadığınızı anlamanıza yardım edecek bir kaç bulgu vardır. “Zıplama testi” gibi apandisit olup olmadığınız konusunda şüphe uyandırabilecek evde yapabileceğiniz b ...
Evde apandisit testi mümkün değildir, böyle bir şey yoktur. Ancak bazı belirtiler apandisitten şüphelenmenize yol açabilir. Göbek çevresinde başlayıp sağ alt karnınıza yayılan ve hareketle, dokunmayla şiddetlenen karın ağrısı; bulantı, k ...
Kardiyo mu ağırlık mı daha hızlı zayıflatır? sıkça sorulan bir sorudur. Kilo vermek isteyen birçok kişi için egzersiz seçimi önemli bir sorudur: Kardiyo mu yoksa ağırlık antrenmanı mı daha etkili? Kardiyo, hızlı kalori yakımıyla ön plandayken, ağırlık antrenmanı kas kütlesi oluşt ...
Apandisit ağrısı başlangıçta göbek çevresinde veya orta karında hafif bir rahatsızlık olarak başlar, ancak daha sonra genellikle sağ alt karın bölgesinde yoğunlaşır. Saatler içinde ağrı sağ alt karına kayar ve genellikle burada şiddetlenir. Özellikle göbek ile sağ kasık arasındak ...
Apandisit ağrısı genellikle önce göbek çevresinde hafif bir rahatsızlıkla başlar ve saatler içinde sağ alt karın bölgesinde odaklanırak şiddetlenir. Bu ağrı, hareket etmek, öksürmek veya bölgeye dokunmakla daha da kötüleşebilir. Sürekli bir karaktere sahip olan ağrıya genellikle ...