Sarılık bebeklerde neden görülür?
Sarılık bebeklerde sık görülen bir durumdur ve birçok farklı nedeni olabilir. Bebeklerde sarılık, vücudun bilirubin adı verilen bir maddenin yeterince hızlı atılamamasından kaynaklanır. Bilirubin, kırmızı kan hücrelerinin parçalanması sırasında oluşur ve normalde karaciğer tarafından işlenir ve idrar yoluyla vücuttan atılır. Ancak, bebeklerin karaciğerleri olgunlaşmadan önce bu işlemi tam olarak yapamayabilirler ve bu nedenle bilirubin seviyeleri yükselebilir.
Bebeklerde sarılık birkaç farklı nedenden kaynaklanabilir. Yenidoğan sarılığı, bebeklerin doğumdan sonraki ilk günlerinde görülen en yaygın sarılık türüdür ve genellikle kısa sürede kendiliğinden geçer. Bazı bebeklerde ise daha ciddi bir sarılık görülebilir, bu durumda doktorlar tedavi için ışık tedavisi gibi yöntemler uygulayabilirler.
Diğer sarılık nedenleri arasında kan grubu uyumsuzluğu, enfeksiyonlar, karaciğer hastalığı, beslenme sorunları ve bazı ilaçlar sayılabilir. Bebeklerde sarılık belirtileri arasında ciltte ve gözlerde sararma, uyuşukluk ve beslenme sorunları bulunur. Eğer bir bebeğin cildinde sararma belirtileri varsa, mutlaka bir doktor tarafından değerlendirilmesi gerekmektedir.
Sen de kendi sorunu sor
Bunlar da ilginizi çekebilir
Hepatit hastaları nelere dikkat etmeli?
Hepatit, karaciğerin iltihaplanması durumudur. Bu iltihaplanmanın nedeni çoğunlukla viral bir neden olsa da, bazen kullanılan ilaçlar, toksinler veya alkol de hepatit hastalığına neden olabilir. Hepatit hastalarının dikkate etmei gereken hususlar şunlardır;
- Hepatit hastaları ihtiyacı olan enerjiyi sağlamak ve doku onarımını hızlandırmak için karbonhidrat ve protein açısından zengin bir diyetle beslenmelidir. Protein doku onarımı, karbonhidrat ise enerji çin gereklidir.
- Yemeklerde aşırı yağ kullanılmalıdır. Yağın miktarı kadar, kalitesi de önemlidir. Bu yüzden sağlıklı yağlar tercih edilmelidir. Krema, kaymak, mayonez, kızartma, kavurma ve yağlı et tüketilmemelidir.
- Vücuttaki zehirli artıkların atılması için günde 3-3.5 lt kadar sıvı tüketilmelidir.
- Sağlıklı kişilerde bile karaciğerde yağlanmaya neden olan alkolden, hepatit hastalarının uzak durması gerekir.
- Hepatit, vitaminlerin emiliminde bozukluğa neden olur. Bu yüzden beslenme yeterli ve dengeli olmalıdır.
- Hepatit iştahsızlığa neden olur. Bu yüzden çinko ve B vitamini açısından zengin gıdalar alınmalıdır.
- hepatit hastaları az az ve sık sık beslenmelidir.
Sarılık geçirenler kan bağışında bulunabilir mi?
Sarılık ya da diğer adıyla hepatit geçirenlerin kan bağışında bulunup bulunamayacağı geçirdiği sarılık tipine göre değişir. Eğer kişi hepatit A geçirdiyse ve tedavi sürecini tamamladıktan sonra 12 ay geçtiyse kan bağışında bulunabilir. Ancak hepatit B ve hepatit C geçiren bir kişi tedavi olmuş bile olsa artık hiç bir zaman kan bağışında bulunamaz.
Sarılık nasıl teşhis edilir?
Sarılık teşhisi, bebekte ciltte ve gözlerde sararma belirtilerinin görülmesi durumunda yapılır. Ancak, bu belirtilerin görülmesi her zaman sarılık anlamına gelmez. Bu nedenle, doktorlar birkaç farklı test yaparak sarılık teşhisi koyarlar.
Sarılık teşhisi için ilk adım, bebekten bir kan örneği alınmasıdır. Bu örnek, bilirubin seviyesinin ölçülmesi için laboratuvara gönderilir. Bebeğin bilirubin seviyesi, sarılık şiddeti hakkında bilgi verir. Doktorlar, bilirubin seviyesine göre sarılığı hafif, orta veya şiddetli olarak sınıflandırabilirler.
Bilirubin seviyesinin ölçülmesinin yanı sıra, doktorlar bebeğin cildinin rengini ve gözlerinin beyazlığını inceleyerek sarılık teşhisi koyabilirler. Ayrıca, bebeğin kan grubu ve Rh faktörü de incelenir. Eğer bebeğin kan grubu veya Rh faktörü, annenin kan grubu ve Rh faktörü ile uyumsuzsa, bu durumda bebekte sarılık görülme olasılığı daha yüksektir.
Doktorlar, sarılığın altta yatan nedenlerini belirlemek için ek testler de yapabilirler. Bu testler arasında karaciğer fonksiyon testleri, enfeksiyon testleri ve ultrason gibi görüntüleme testleri bulunur. Sarılık teşhisi, bebeklerin sağlığı açısından önemlidir ve sarılık belirtileri görüldüğünde, bir doktor tarafından değerlendirilmesi gerekmektedir.
Sarılık belirtileri nelerdir?
Sarılık bebeklerde ciltte ve gözlerde sararma belirtileri ile kendini gösterir. Bu belirtiler, bebeklerin ciltlerinin ve gözlerinin normal renklerinden daha sarı veya turuncu renkte görünmesi ile ortaya çıkar. Sarılık belirtileri genellikle doğumdan sonraki ilk birkaç gün içinde ortaya çıkar ve yaklaşık 1-2 hafta içinde kendiliğinden geçebilir. Ancak, bazı bebeklerde sarılık daha uzun sürebilir ve tedavi gerektirebilir.
Sarılık belirtileri arasında ayrıca şunlar da bulunur:
Bebeklerin derisinde veya gözlerinde sararma
İdrarın renginde koyu renk değişiklikleri
Dışkının renginde açık renk değişiklikleri
Bebeklerin uykulu veya halsiz hissetmeleri
Beslenme problemleri (örneğin, sık sık emmek istememe)
Huzursuzluk veya irritasyon
Eğer bir bebeğin cilt renginde veya gözlerinde sararma belirtileri varsa, mutlaka bir doktor tarafından değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu belirtiler, birçok farklı nedenle ortaya çıkabileceği için, bir doktorun doğru teşhis ve tedaviyi sağlaması önemlidir.
Sarılık ciddi bir hastalık mıdır?
Sarılık genellikle ciddi bir hastalık değildir, ancak bazı durumlarda ciddi bir sağlık sorununa işaret edebilir. Sarılık, bebeklerde en sık görülen sağlık sorunlarından biridir ve genellikle bebeklerin cilt ve gözlerinde hafif bir sararma ile kendini gösterir.
Sarılık, bebeğin karaciğerinin bilirubin adı verilen bir atık ürününü işleyemediği veya ürettiği kırmızı kan hücrelerinin yıkımı sonucu oluşan bu atık maddenin normal şekilde atılamadığı durumlarda ortaya çıkar. Bu durumda, bilirubin cildin ve gözlerin sarı renk almasına neden olur.
Bebeklerde sarılık genellikle tedavi edilebilir ve tedavi edilmezse ciddi sağlık sorunlarına yol açma riski düşüktür. Ancak, bazı durumlarda yüksek bilirubin seviyeleri ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Özellikle doğumdan sonraki ilk hafta içinde ortaya çıkan veya çok şiddetli olan sarılık durumlarında, yüksek bilirubin seviyeleri beyin hasarına ve diğer ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu nedenle, sarılık belirtileri görülen bebeklerin bir doktor tarafından değerlendirilmesi ve gerektiği takdirde tedavi edilmesi önemlidir.
Kronik hepatit b hangi bölüm bakar?
Kronik hepatit b hastalığına gastroenteroloji bölümü bakar. Kronik hepatit B, hepatit B virüsünün (HBV) vücutta 6 aydan uzun süre kalması durumudur. Kronik hepatit B, karaciğerde iltihaplanmaya ve hasara neden olur. Kronik hepatit B, karaciğer kanseri, siroz ve karaciğer yetmezliği gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Kronik hepatit B'nin teşhisi ve tedavisine gastroenteroloji doktoru bakar. Gastroenteroloji doktoru, karaciğer hastalıklarının tanısı ve tedavisi konusunda uzmanlaşmış olan hekimdir. Gastroenteroloji doktoru, kronik hepatit B'nin tanısı için gerekli kan testlerini yapar ve tedavi planını belirler.
Kronik hepatit B'nin tedavisinde, antiviral ilaçlar kullanılır. Antiviral ilaçlar, HBV'nin çoğalmasını durdurarak karaciğer hasarını önlemeye yardımcı olur. Kronik hepatit B tedavisinde kullanılan antiviral ilaçlar, ağızdan alınan tabletler veya enjeksiyon şeklinde olabilir.
Kronik hepatit B belirtileri gösteren kişiler, bir aile hekimine veya dahiliye uzmanına başvurabilir. Aile hekimi veya dahiliye uzmanı, gerekli tetkikleri yaptıktan sonra, hastayı bir hepatologa yönlendirebilir.
Kronik hepatit B'nin önlenmesi için, HBV aşısı yaptırmak önemlidir. HBV aşısı, HBV enfeksiyonunu önlemeye yardımcı olur.
Yeni SSS
Şeker ilaçları, özellikle tip 2 diyabet hastalığı tedavisinde kullanılan ve kan şekerini kontrol altına almayı amaçlayan çeşitli ilaç gruplarından oluşur. Bu ilaçlar, vücudun insülin üretimini artırarak, insüline duyarlılığı artırarak veya fazla glikozun atılması ...
Forziga, dapagliflozin adlı etken maddeyi içeren ve tip 2 diyabet, kronik böbrek hastalığı ve kalp yetmezliği tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. SGLT-2 inhibitörü sınıfına ait olan Forziga, böbreklerdeki glikoz geri emilimini en ...
Erkekler için bazı vitaminler, genel sağlık, enerji seviyeleri, hormon dengesi ve bağışıklık sistemi açısından büyük önem taşır. D vitamini, kemik sağlığını desteklerken, bağışıklık sistemi üzerinde de olumlu etkiler yapar ve testosteron üretimini artırabilir. B12 vitamin ...
Evet, takviyeler yan etkilere yol açabilir, özellikle aşırı kullanıldıklarında veya vücudun ihtiyaçlarına uygun olmayan bir şekilde alındıklarında. Her takviyenin farklı etkileri olabilir ve bunlar kişiden kişiye değişebilir. Örneğin, Omega-3 takviyeleri genellikle güvenli olsa d ...
Takviyelerin ne zaman alınacağı, kullanılan takviyenin türüne bağlı olarak değişir. Örneğin, multivitaminler genellikle öğünlerle birlikte alınmalıdır çünkü yağda çözünen vitaminlerin emilimi için yağ gerekli ...
Testosteron takviyeleri, testosteron seviyelerinde belirgin bir düşüş yaşayan erkeklerde, doktor gözetiminde kullanılmalıdır. Testosteron seviyesi yaşa bağlı olarak azalma gösterebilir, ancak düşük seviyeler genetik faktörler, sağlık sorunları veya yaşam tarzı etmenleri (örneğin aşırı stres, obez ...
Evet, Omega-3 yağ asidi erkekler için son derece gereklidir ve sağlık açısından birçok önemli fayda sağlar. Omega-3 yağ asitleri, EPA (eikosapentaenoik asit) ve DHA (dokosaheksaenoik asit) gibi bileşenler içerir ve bunlar vücutta pek çok hayati işlevi destekler. ...
Ginseng, enerji seviyelerini artırabilir, yorgunluğu azaltabilir ve genel iyilik halini iyileştirebilir. Erkeklerde cinsel sağlık ve libido üzerinde de olumlu etkiler gösterebilir. Ancak, aşırı kullanım bazı yan etkilere yol açabilir, bu yüzden dikkatli olunmalıdır. Ginseng takviyesi, erkekler iç ...
Yohimbe takviyesi, bazı erkekler için cinsel performansı artırma amacıyla kullanılsa da, güvenli kullanımı konusunda dikkatli olunması gerekir. Yohimbe, Yohimbine adı verilen aktif bileşiği içerir ve bu bileşik, sinir s ...
Erkekler için protein tozu kullanımı, özellikle spor yapmayanlar için genellikle gerekli değildir. Ancak, aktif bir yaşam tarzı benimseyen, kas kütlesini artırmaya çalışan ya da yoğun egzersiz yapan erkekler için protein tozu faydalı o ...
Evet, çinko takviyesi erkekler için oldukça önemlidir. Çinko, vücutta birçok kritik fonksiyona sahip bir mineraldir; özellikle bağışıklık sistemi, hücre bölünmesi, iyileşme süreçleri ve DNA sentezi gibi alanlarda rol oynar. Erkeklerde, çinko seviyesi aynı zamanda testoste ...
Spor yapmayan erkeklerin takviye alıp almaması, genellikle bireysel ihtiyaçlara ve yaşam tarzına bağlıdır. Eğer dengeli bir beslenme düzenine sahiplerse ve sağlıklarında belirgin bir eksiklik yoksa, genellikle takviye almalarına gerek ...
Erkeklerde testosteron seviyesinin düşmesi, yaşlanma, stres, obezite veya belirli sağlık sorunları gibi nedenlerden kaynaklanabilir. Testosteron seviyelerinin düşük olduğunu hissediyorsanız, ilk adım bir doktora başvurmaktır. Doktor, kan testi yaparak seviyenizi belirleyebilir ve gerekirse tedavi ...
Erkekler için en faydalı takviyeler, kişisel hedeflere ve sağlık ihtiyaçlarına göre değişir. Yaygın olarak kullanılan ve faydalı olabilecek takviyeler arasında protein tozları (kas yapımı için), omega-3 yağ asitleri (kalp sağlığı için), çinko (bağışıklık ve testosteron için), vitamin D (kemik ve ...
Priligy, etken maddesi dapoksetin olan bir ilaçtır. Erken boşalma (prematüre ejakülasyon) tedavisinde kullanılır. Erkeklerde cinsel ilişki sırasında kontrolsüz bir şekilde erken boşalma ...