Bağımlılık nasıl gelişir?

Bağımlılık, genellikle bir dizi faktörün etkileşimi sonucunda gelişir. İşte bağımlılığın gelişmesine katkıda bulunan ana faktörler:

Genetik Yatkınlık: Genetik faktörler, bireyin bağımlılığa yatkınlığını etkileyebilir. Bazı insanlar, bağımlılıkla ilişkili genetik faktörlere sahip olabilir ve bu da bağımlılık riskini artırabilir.

Beyin Kimyası: Bağımlılık, beyindeki ödül ve motivasyonla ilgili sistemlerdeki değişikliklerle ilişkilidir. Bazı maddeler veya davranışlar, beyindeki dopamin ve diğer nörotransmitterlerin salınımını etkileyerek zevk ve ödül hissi yaratır. Bu da bağımlılığın gelişmesine katkıda bulunabilir.

Psikolojik Faktörler: Düşük özsaygı, düşük benlik saygısı, depresyon, anksiyete gibi psikolojik durumlar bağımlılık riskini artırabilir. Bağımlılık, stresle başa çıkmak veya olumsuz duyguları hafifletmek için bir mesele haline gelebilir.

Çevresel Etkenler: Kişinin büyüdüğü çevre, bağımlılık gelişiminde önemli bir rol oynayabilir. Ailedeki bağımlılık, arkadaş çevresindeki olumsuz etkileşimler, erişilebilirlik, kültürel faktörler gibi çevresel etkenler, bireyin bağımlılığa yönelik riskini artırabilir.

Stres ve Travma: Stresli yaşam olayları, travma veya ciddi stres altında olmak da bağımlılığın gelişimini etkileyebilir. Bazı insanlar, stresle başa çıkmak için madde kullanımına veya zararlı davranışlara yönelebilir.

Eğitimsizlik ve Farkındalık Eksikliği: Bağımlılıkla ilgili yetersiz bilgi ve farkındalık, riski artırabilir. Bilinçsizce kullanılan veya bağımlılığa yol açabilecek maddeler veya davranışlarla ilgili bilgi eksikliği, bağımlılığın gelişimine katkıda bulunabilir.

Bağımlılık, genellikle bu faktörlerin bir kombinasyonuyla gelişir ve her bireyin deneyimi farklıdır. Bu faktörlerin yanı sıra bağımlılığın gelişimi, kişinin maddelere veya davranışlara maruz kalma süresi, sıklığı ve dozu gibi kişisel faktörlere de bağlıdır.

Bunlar da ilginizi çekebilir


Bağımlılık türleri nelerdir?

Bağımlılık dendiğinde madde ve davranış bağımlılığı akla gelir. Madde bağımlılığı, kişinin kullandığı maddenin türüne göre isimlendirirlir. Başlıca bağımlılık türleri şunlardır; 

  • Bilgisayar oyunları bağımlılığı
  • İnternet bağımlılığı
  • Sanal alışveriş bağımlılığı
  • Yeme bağımlılığı
  • Spor bağımlılığı
  • Seks bağımlılığı
  • Nikotin bağımlılığı
  • Kumar bağımlılığı
  • Bahis bağımlılığı
  • Şans oyunları bağımlılığı
  • Teknoloji bağımlılığı
  • İlişki/aşk/insan bağımlılığı
  • Sosyal medya bağımlılığı 
  • Alkol bağımlılığı 
  • Kokain bağımlılığı 
  • Sigara bağımlılığı 
  • Eroin bağımlılığı
  • Ekstazi Bağımlılığı 
  • Uçucu madde bağımlılığı 
  • Amfetamin bağımlılığı 
  • Metamfetamin bağımlılığı 
  • Eş Bağımlılık 
  • Alışveriş bağımlılığı 
  • Madde bağımlılığı 
  • Esrar bağımlılığı
  • Opiat bağımlılığı 

Alkol vücutta ne kadar kalır?

Alkolün vücuttan atılması ile ilgili kesin bir süre yok. Ancak ortalama süre 24-72 saat arasında değişmektedir.Bu süre yaş, yenen yemek miktarına, kullanılan ilaç ya da ilaçlara, karaciğerin nasıl çalıştığına ve alınan alkolün miktarına ve türüne göre değişir. Alkolün kandan tamamen çıkması 25 saat sürebilir. Ayrıca saçta 90 güne kadar ve idrarda 72 saate kadar alkole ait izler tespit edilebilir. 

Bağımlılık nedir?

Bağımlılık, bir maddeye veya bir davranışa karşı kontrolü kaybetme durumunu ifade eder. Kişi, bir maddeyi (örneğin, alkol, sigara, uyuşturucu) veya bir davranışı (örneğin, kumar, oyun, internet) düzenli olarak ve istem dışı bir şekilde kullanır veya yapar. Bağımlılık, genellikle maddeyi veya davranışı kullanma veya yapma isteğiyle karakterizedir ve kişinin günlük işlevselliğini, ilişkilerini, sağlığını ve genel yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.

Bağımlılık, fiziksel ve psikolojik bileşenleri içerebilir. Fiziksel bağımlılık, madde kullanımının veya davranışın kesilmesi durumunda ortaya çıkan yoksunluk semptomlarını içerir. Psikolojik bağımlılık ise, kişinin maddeyi veya davranışı kullanmaya veya yapmaya karşı güçlü bir arzu veya takıntı hissetmesini ifade eder.

Bağımlılık, beyindeki ödül ve motivasyonla ilgili sistemlerdeki değişikliklerle ilişkilidir. Madde veya davranışın belli bir zevk veya rahatlama hissi sağlaması, beyindeki ödül merkezlerini etkiler ve tekrarlanmasını teşvik eder. Bu süreç zamanla bağımlılığa yol açabilir ve bağımlılık geliştiren kişide tolerans (daha fazla miktarda madde veya daha yoğun bir davranış gerekliliği) ve çekilme (madde veya davranışın kesilmesi durumunda ortaya çıkan olumsuz etkiler) gibi belirtiler gözlenebilir.

Bağımlılık, ciddi sağlık sorunlarına, sosyal ve ilişkisel problemlere, iş ve okul performansının düşmesine, mali sorunlara ve ruh sağlığı sorunlarına neden olabilir. Bağımlılıkla mücadele etmek, profesyonel yardım, destek grupları, terapi ve tedavi programları gibi yöntemlerle gerçekleştirilebilir.

Hangi maddelere ya da aktivitelere bağımlılık geliştirilebilir?

Bağımlılık, çeşitli maddelere veya aktivitelere geliştirilebilir. İşte yaygın bağımlılık türlerinin bazıları:

Madde Bağımlılığı:

Alkol: Alkol bağımlılığı, düzenli ve aşırı alkol tüketimiyle karakterizedir.
Sigara: Nikotin bağımlılığı olarak da bilinir ve sigara içme alışkanlığına dayanır.
Uyuşturucular: Örneğin, marihuana, kokain, eroin, metamfetamin gibi uyuşturuculara bağımlılık geliştirilebilir.
İlaç Bağımlılığı:

Reçeteli ilaçlar: Özellikle opioid ağrı kesiciler, anksiyete ilaçları ve uyku ilaçları gibi reçeteli ilaçlara bağımlılık geliştirilebilir.
Uyarıcılar: Örneğin, amfetaminler veya ADHD ilaçları gibi uyarıcı ilaçlara bağımlılık oluşabilir.
Davranışsal Bağımlılık:

Kumar: Kumar bağımlılığı, kumar oynama ihtiyacı ve kontrol edilemeyen kumar alışkanlığına dayanır.
Oyun: Özellikle video oyunları veya çevrimiçi oyunlara aşırı bağımlılık geliştirilebilir.
İnternet ve sosyal medya: İnternet kullanımı, sosyal medya kullanımı veya sürekli olarak dijital platformlarda zaman geçirme alışkanlığı bağımlılık haline gelebilir.
Yiyecek: Binge eating disorder (Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu) gibi yiyecek bağımlılığı, kontrolsüz yeme ve yiyeceklere aşırı düşkünlük şeklinde kendini gösterebilir.
Bu sadece yaygın bağımlılık türlerine birkaç örnektir. Bağımlılık, her birey için farklı şekillerde ortaya çıkabilir ve herhangi bir maddeye veya davranışa karşı bağımlılık geliştirme potansiyeli vardır. Bağımlılık, genetik, çevresel, psikolojik ve sosyal faktörlerin karmaşık etkileşimiyle ortaya çıkabilir.

Bağımlılığın belirtileri nelerdir?

Bağımlılığın belirtileri, bağımlı olan maddenin türüne veya bağımlılık geliştirilen davranışa bağlı olarak farklılık gösterebilir. Ancak genel olarak aşağıdaki belirtiler bağımlılığın işaretleri olabilir:

İstek ve Arzu: Maddeyi kullanma veya davranışı gerçekleştirme arzusu ve isteği sürekli olarak mevcuttur. Kişi, bağımlılık yaptığı maddeyi veya davranışı sürekli düşünür.

Kontrol Kaybı: Bağımlılık, kontrolü kaybetmeyi içerir. Kişi, maddeyi veya davranışı düzenlemekte zorlanır ve kendini durduramaz.

Tolerans Gelişimi: Bağımlılıkta, maddeye veya davranışa karşı tolerans gelişebilir. Yani, aynı etkiyi elde etmek için daha fazla miktarda madde kullanmak veya daha yoğun bir davranış sergilemek gerekebilir.

Çekilme Belirtileri: Madde kullanımının veya davranışın kesilmesi durumunda çekilme belirtileri ortaya çıkabilir. Bu belirtiler, fiziksel, duygusal veya davranışsal olabilir ve maddeye veya davranışa bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Sosyal İzolasyon: Bağımlılık geliştiren kişi, madde kullanımı veya bağımlılık davranışını sürdürebilmek için sosyal aktivitelerden, ilişkilerden ve sosyal çevreden uzaklaşabilir.

İş, Okul veya İlişki Problemleri: Bağımlılık, iş veya okul performansının düşmesine, sorumlulukların ihmal edilmesine, ilişkilerde sorunlara ve çatışmalara neden olabilir.

Sağlık Sorunları: Uzun süreli ve zararlı bağımlılık, fiziksel ve ruhsal sağlık sorunlarına yol açabilir. Örneğin, organ hasarı, bağışıklık sistemi sorunları, uyku bozuklukları, anksiyete, depresyon gibi sorunlar ortaya çıkabilir.

Maddi Sorunlar: Bağımlılık, finansal problemlere neden olabilir. Kişi, madde temin etmek veya bağımlılık davranışını sürdürebilmek için maddi kaynakları tüketebilir veya borçlanabilir.

Düzenli ve Sık Kullanım: Bağımlı olan kişi, maddeyi düzenli olarak ve sürekli bir şekilde kullanır veya bağımlılık davranışını sürekli olarak sergiler.

Bağımlılık belirtileri, kişiden kişiye değişebilir ve bağımlılık türüne, süresine ve şiddetine bağlı olarak farklılık gösterebilir.

Bağımlılık nasıl tedavi edilir?

Bağımlılığın tedavisi, bireysel ihtiyaçlara göre özelleştirilmiş bir yaklaşım gerektirir ve genellikle bir dizi strateji ve tedavi yöntemi kombinasyonu kullanılır. İşte bağımlılığın tedavisinde yaygın olarak kullanılan yöntemler:

Tıbbi Destek: Bazı bağımlılıkların tedavisinde ilaçlar kullanılabilir. Örneğin, nikotin bağımlılığında nikotin yedekleri veya ilaçlar, alkol bağımlılığında belli ilaçlar, opioid bağımlılığında substitüsyon tedavisi gibi ilaç tedavileri uygulanabilir.

Psikoterapi: Bireysel terapi, grup terapisi veya aile terapisi gibi çeşitli psikoterapi yaklaşımları kullanılabilir. Terapi sürecinde, bağımlılıkla ilişkili davranışları ve düşünceleri anlamak, motivasyonu artırmak, başa çıkma becerileri geliştirmek ve olumlu değişiklikler yapmak için çalışılır.

Destek Grupları: Bağımlılıkla mücadele eden kişilerin bir araya geldiği destek grupları, tedavi sürecinde önemli bir destek kaynağı olabilir. Bu gruplar, benzer deneyimlere sahip insanlarla etkileşim sağlar, paylaşım yapma imkanı sunar ve moral ve motivasyonu artırabilir.

Rehabilitasyon Merkezleri: Yoğun bir tedavi ve destek sağlayan rehabilitasyon merkezleri, bağımlılıkla mücadelede etkili olabilir. Bu merkezlerde, madde bağımlılığı olan kişilere sağlık hizmetleri, terapi, destek grupları ve çeşitli programlar sunulur.

Eğitim ve Farkındalık: Bağımlılığın tedavisinde, bireye bağımlılığın etkileri, nedenleri ve geri dönüşümlü olmadığı konusunda eğitim verilir. Bireyin kendi bağımlılık sürecini anlaması ve gelecekteki riskleri önlemesi için farkındalık kazandırılır.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Bağımlılığın tedavisinde, sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıklarının geliştirilmesi önemlidir. Bu, düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme, stres yönetimi ve uyku düzeni gibi faktörleri içerir.

Destekleyici Hizmetler: Bağımlılık tedavisinde, bireye sosyal hizmetler, istihdam desteği, konut sağlama ve hukuki destek gibi destekleyici hizmetler de sunulabilir.

Bağımlılıkla başa çıkmak için neler yapılabilir?

Bağımlılıkla başa çıkmak zorlu bir süreç olabilir, ancak aşağıda belirtilen adımlar ve stratejiler, başa çıkmaya yardımcı olabilir:

Kendi farkındalığınızı artırın: Bağımlılıkla mücadele etmek için öncelikle durumu kabul etmek ve kendi bağımlılık probleminizi tanımak önemlidir. Kendinizi, bağımlılığın size ve çevrenize nasıl zarar verdiği konusunda bilinçlendirin.

Profesyonel yardım arayın: Bir sağlık uzmanı, bağımlılık konusunda uzmanlaşmış bir terapist veya danışman size destek olabilir. Profesyonel yardım almak, tedavi sürecindeki adımları planlamak, motivasyonu artırmak ve başa çıkma becerilerini geliştirmek için önemlidir.

Destek gruplarına katılın: Destek grupları, benzer deneyimlere sahip kişilerle bir araya gelmenizi sağlar. Bu gruplarda deneyimlerinizi paylaşabilir, destek alabilir ve motivasyonu artırabilirsiniz. Bağımlılıkla mücadele eden kişilerin bir araya geldiği topluluklar aracılığıyla destek bulabilirsiniz.

Sağlıklı bir yaşam tarzı benimseyin: Kendinize iyi bakmak ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları geliştirmek bağımlılıkla başa çıkmada önemlidir. Düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek, yeterli uyku almak ve stres yönetimi tekniklerini kullanmak, bağımlılığı azaltmaya yardımcı olabilir.

Tetikleyicileri tanıyın ve önleyici önlemler alın: Bağımlılığınızı tetikleyebilecek kişileri, yerleri veya durumları belirleyin ve bunlardan kaçınmaya çalışın. Özellikle ilk aşamalarda tetikleyici unsurlardan uzak durmak önemlidir.

Destekleyici bir sosyal çevre oluşturun: Aileniz, dostlarınız veya destekleyici insanlarla çevrenizi güçlendirin. Onlarla iletişim kurun, hislerinizi paylaşın ve destek isteyin. Sosyal bağlantılar ve destek, başa çıkmada önemli bir etkendir.

İlgi çekici ve sağlıklı aktivitelerle meşgul olun: Zamanınızı, hobilerinize, spor veya sanatsal aktivitelere yönelerek değerlendirin. Bu, sizi bağımlılıkla uğraşmaktan uzaklaştırır ve olumlu bir deneyim sağlar.

Bağımlılık genetik mi yoksa çevresel faktörlere mi bağlıdır?

Bağımlılık, hem genetik faktörler hem de çevresel faktörlerin etkileşimiyle ortaya çıkan karmaşık bir durumdur. Genetik faktörler, bireyin bağımlılık eğilimini etkileyebilir ve bağımlılığa yatkınlığı artırabilir. Bazı kişiler, genetik olarak bağımlılığa yatkın olabilir ve belirli maddelere veya davranışlara karşı daha duyarlı olabilirler.

Ancak sadece genetik faktörler bağımlılığı açıklamak için yeterli değildir. Çevresel faktörler, bireyin yetiştiği aile, sosyal çevre, kültürel etkiler, stres düzeyi, maruz kalınan travmalar gibi faktörler de bağımlılığın gelişiminde önemli bir rol oynar. Çevresel faktörler, bireyin madde kullanımına veya bağımlılık davranışına maruz kalma, bağlantı kurma ve alışkanlık edinme süreçlerini etkileyebilir.

Yani, bağımlılığın oluşumunda hem genetik faktörlerin hem de çevresel faktörlerin bir araya gelmesi gereklidir. Genetik yatkınlık, kişinin bağımlılığa karşı daha hassas olmasına yol açabilir, ancak çevresel etkenlerin varlığı bağımlılığın ortaya çıkmasını tetikleyebilir veya baskılayabilir. Bu nedenle, bağımlılığın gelişiminde hem genetik faktörlerin hem de çevresel faktörlerin dikkate alınması ve tedavi süreçlerinin bu etkileşimi göz önünde bulundurması önemlidir.

Bağımlılıkla mücadele eden bir kişiye nasıl destek olunabilir?

Bağımlılıkla mücadele eden bir kişiye destek olmak için aşağıdaki adımları takip edebilirsiniz:

Empati gösterin: Bağımlılıkla mücadele eden kişinin duygularını ve deneyimlerini anlamaya çalışın. Empati göstermek, onunla bağlantı kurmanıza ve duygusal destek sağlamanıza yardımcı olacaktır.

Dinleyin: Kişinin duygularını, zorluklarını ve deneyimlerini dinleyin. Ona güvenli bir ortam sağlayarak açık olmasını teşvik edin. Söylediklerini ciddiyetle dinleyerek ona değer verdiğinizi gösterin.

Destekleyici bir tutum sergileyin: Kişiye eleştirel olmadan, suçlamadan ve yargılamadan yaklaşın. Ona destek ve anlayış sunun. Olumlu ve motive edici bir tutum sergilemek, kendisine güvenmesini ve değişim için ilerlemesini teşvik edebilir.

Bilgi ve kaynak sağlayın: Bağımlılık konusunda bilgi edinin ve doğru kaynaklardan bilgi sağlayın. Bu bilgileri kişiyle paylaşarak bağımlılığın etkilerini, tedavi seçeneklerini ve destek kaynaklarını anlamasına yardımcı olun.

Profesyonel yardım konusunda teşvik edin: Bağımlılıkla mücadele etmek için profesyonel yardım almanın önemini vurgulayın. Bir sağlık uzmanı, terapist veya danışman ile iletişim kurmalarını teşvik edin ve bu konuda destek sağlayın.

Sağlıklı aktiviteleri teşvik edin: Kişinin sağlıklı ve yapıcı aktivitelere yönelmesini teşvik edin. Spor yapma, hobilerle uğraşma, sanatsal etkinliklere katılma gibi pozitif etkinliklere yönelmelerini destekleyin.

Destek gruplarına katılmalarını önerin: Bağımlılıkla mücadele eden kişilerle benzer deneyimlere sahip destek gruplarına katılmalarını teşvik edin. Bu gruplar, destek ve paylaşım imkanı sunarak motivasyonu artırabilir ve deneyimlerini başkalarıyla paylaşmalarına olanak sağlar.

Sınırlar belirleyin: Kendinizi ve kişinin sınırlarını belirleyin. Bağımlılıkla mücadele eden kişiye destek olmak önemli olsa da, sizin de kendinizi korumanız ve sağlığınızı gözetmeniz gerekmektedir.

Unutmayın, bağımlılıkla mücadele süreci bireyseldir ve her kişi farklı bir yol izleyebilir.

Bağımlılıkla ilgili yanlış bilinenler nelerdir?

Bağımlılıkla ilgili bazı yanlış bilinenler şunlar olabilir:

Bağımlılık sadece madde bağımlılığı anlamına gelir: Bağımlılık sadece alkol veya uyuşturucu gibi maddelere bağlı değildir. Bağımlılık, davranışsal bağımlılıklar (örneğin kumar bağımlılığı, oyun bağımlılığı, yeme bozuklukları) da içerebilir. Bağımlılık, herhangi bir maddeye veya davranışa aşırı derecede bağımlı olma durumunu ifade eder.

Bağımlılık sadece iradesizlik veya zayıflıkla ilgilidir: Bağımlılık, irade eksikliği veya zayıflığından kaynaklanan bir sorun değildir. Bağımlılık, karmaşık bir biyolojik, psikolojik ve sosyal sürecin sonucudur. Bağımlılıkla mücadele etmek, irade gücü kadar destek, tedavi ve stratejilerin de gerektirdiği bir süreçtir.

Bağımlılık bir seçimdir: Bağımlılık, bilinçli bir seçim değildir. Başlangıçta madde veya davranışın keyif verici etkileri nedeniyle kullanım yapılabilir, ancak zamanla bağımlılık gelişir ve kontrol dışına çıkar. Bağımlılık, beyin kimyasını etkileyen ve bağımlılığı sürdüren karmaşık bir süreçtir.

Bağımlılık sadece bireysel bir sorundur: Bağımlılık, sadece bireyi etkilemez, aynı zamanda aile, arkadaşlar ve toplum üzerinde de olumsuz etkilere sahip olabilir. Bağımlılık, ilişkileri bozabilir, iş performansını etkileyebilir, finansal sorunlara yol açabilir ve genel yaşam kalitesini düşürebilir.

Bağımlılık sadece gençleri etkiler: Bağımlılık her yaşta ortaya çıkabilir ve her yaş grubunu etkileyebilir. Gençlerin bağımlılığa yatkın olduğu doğru olsa da, yetişkinler ve yaşlılar da bağımlılık sorunuyla karşılaşabilir. Bağımlılık herkesi etkileyebilen bir durumdur.

Bu yanlış anlamaları düzelterek ve bağımlılıkla ilgili doğru bilgilere odaklanarak toplumdaki farkındalığı artırabiliriz.

Yeni SSS


Penis akıntısı, penisin ucundan gelen, idrar veya meni olmayan bir sıvıdır. Bu akıntının çeşitli türleri ve nedenleri vardır.  Penis akıntısı Penis akıntısı, genellikle enfeksiyonlar veya iltihaplanma nedeniyle penisten gelen sıvıdır. En yaygın nedenler cins ...


Hemofili A, kanın pıhtılaşmasını etkileyen genetik bir bozukluktur. Bu hastalık, pıhtılaşma sürecinde kritik bir rol oynayan Faktör VIII proteininin eksikliği veya yetersizliği nedeniyle ortaya çıkar. Hemofili A, kalıtsal bir ...


Bilgisayarlı Tomografi (BT), vücudun iç yapılarının ayrıntılı görüntülerini elde etmek için kullanılan gelişmiş bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. Röntgen ışınları ve bilgisayar teknolojisi bir araya getirilerek kemikler, organlar, yumuşak dokular ve kan damarları gibi iç yapıları ...


Ultrason, yüksek frekanslı ses dalgaları kullanarak vücudun iç yapılarının görüntülenmesini sağlayan bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. Bu ses dalgaları, farklı dokulardan farklı şekilde yansıyarak bir görüntü oluşturur. Ultrason, radyasyon kullanmadığı için güvenli kabul edilir v ...


Ultrason genellikle çekilecek bölgeye göre aç veya tok karna çekilebilir. Çoğu karın bölgesi ultrasonu için 8-12 saatlik açlık gerekir. Bunun nedeni, yiyeceklerin sindirim sistemini etkileyerek ultrason görüntüsünün netliğini bozabilmesidir. Ancak bazı ul ...


Vajinadan peynir kesiği şeklinde akıntı, genellikle vajinal kandidiyazis olarak bilinen bir mantar enfeksiyonuna işaret eder. Kandidiyazis, Candida albicans adı verilen bir mantara bağlı olarak oluşur. Belirtileri arasında: Kalın, beyaz ve peynirimsi akıntı ...


Doğum kontrol hapı, istenmeyen gebelikleri önlemek için kullanılan hormonal ilaçtır. Genellikle östrojen ve progestin hormonlarının bir kombinasyonunu içerirler, ancak sadece progestin içeren haplar da mevcuttur. Doğum kontrol hapları etki mekanizmaları; ...


Yasmin, gebeliği önlemek için kullanılan bir kombine oral kontraseptif (doğum kontrol hapı) olup, içerdiği hormonlar nedeniyle vücuttaki doğal hormonları düzenleyerek yumurtlamayı engeller. Ayrıca, rahim iç ...


Profolmix besin takviyeleri, çeşitli sağlık ihtiyaçlarına yönelik olarak geliştirilmiş bir dizi besin takviyesidir. Farklı formülleriyle, kadın sağlığından bağışıklık sistemine, şeker metabolizmasından enerji seviyelerine kadar birçok alanda destek sunmayı amaçlar. Pro ...


Ella, bir tür acil kontrasepsiyon ilacıdır ve genellikle korunmasız cinsel ilişki sonrası hamileliği önlemek için kullanılır. Aşağıda Ella'nın sıkça sorulan sorularına (SSS) yanıt bulabilirsiniz: Ella Nedir? Ella, korunmasız cinsel ilişkiden sonra veya doğum ...


SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu), hastaların sağlık hizmetlerinden daha kolay yararlanabilmesi ve bazı sağlık harcamalarından muaf tutulabilmesi için kronik hastalıkları kapsayan bir liste tutar. Bu listede yer alan hastalıklar genellikle uzun süreli tedavi ve bakım gerektiren, kişinin yaşam kalitesi ...


Topuk dikeni (plantar fasiit) hakkında sıkça sorulan sorular ve cevaplarını aşağıda bulabilirsiniz; Topuk dikeni nedir? Topuk dikeni, ayak tabanındaki plantar fasya adı verilen bağ dokusunun iltihaplanması ve topuk kemiğine (kalkaneus) yakın bir bölgede kemi ...


Gliotik odak, genellikle beyin dokusunda hasar veya iltihaplanma sonrası oluşan skar dokusunu ifade eder. Bu durum, birçok farklı beyin hastalığı veya yaralanması sonrası görülebilir. Gliotik odak hakkında sıkça sorulan sorular ve yanıtları aşağıda bulabilirsiniz: Glio ...


Bronşektazi, akciğer içindeki hava yollarının (bronşların) geri dönüşümsüz bir şekilde genişlemesi ve hasar görmesi sonucu oluşan kronik bir akciğer hastalığıdır. Bu genişleme, bronşların normal yapısının bozulmasına ve mukus ...


Plöroparankimal bant formasyonları, akciğerleri çevreleyen zar olan plevra ile akciğer dokusu arasındaki yapışıklıkları ifade eder. Bu yapışıklıklar genellikle daha önce geçirilmiş enfeksiyonlar, iltihaplanmalar veya cerrahi müdahaleler sonucu oluşabilir. Plörop ...