Testis kanseri tedavisi nasıldır?

Testis kanserinin büyük çoğunluğu, testiste sperm hücrelerinin üretildiği hücrelerden (germ hücreleri) kaynaklanır. Bunlara germ hücreli tümör denir. Germ hücreli tümörler, kendi aralarında seminom ve nonseminom olmak üzere iki gruba ayrılır. Testis kanserinin tedavisi, testis kanserinin türüne ve evresine göre değişir.

Testis kanseri tedavisi testisin çıkarılması ile başlar. İlk yapılması gereken hastayı kanserli testisten acilen kurtarmaktır. Testis kanseri şüphesinde testis çıkarılır ve inceleme için patoloji laboratuvarına gönderilir. Bu işleme radikal orşiektomi denir.  Radikal oşiektomi sonrası hastalığın evrelemesi yapılır.  Gelen patoloji sonucu ve hastalığın evresine göre tedavi planlanır.

  • Eğer hastalık sadece testislerde sınırlı ise (birinci evre) izlem ya da radyoterapi uygulanır.
  • Hastalık karın içindeki lenf bezlerine yayıldıysa ( ikinci evre) kısa süreli kemoterapi uygulanır.
  • Hastalık uzak bölgelerdeki lenf bezlerine, akciğere veya akciğer dışı organlara yayılmışsa (üçüncü evre)  uzun süreli kemoterapi uygulanır.
  • Eğer tedavilere cevap yoksa veya kanser küçülmesine rağmen tekrar büyürse RPLND (Retro Peritoneal Lenf Nodu Diseksiyonu) ameliyatı uygulanır.

Kaynak: https://urologdoktor.com/testis-kanseri-turleri-belirtileri-tani-ve-tedavisi/

Bunlar da ilginizi çekebilir


Testis tümörünün belirtisi nedir?

Testis kanserinin en sık görülen belirtisi testiste ağrısız büyümedir. Çoğu testis tümöründe testisteki büyüme ağrısız olur. Bazen bu itle ağrılı da olabilir. Testis kanserinin diğer belirtileri arasında sırt ağrısı, boyunda kitle, zayıflama ve halsizlik bulunmaktadır. 

Evre 1 seminom tedavisi nasıldır?

Seminom bir testis kanseri türüdür. Evre 1 seminom tedavisi seçenekleri arasında aktif izlem, primer radyoterapi ve tek ajan karboplatin ile primer kemoterapi tedavisi bulunmaktadır. Karboplatin ile yapılan kemoterapi veya radyoterapiye bağlı olarak geç dönemde başka kanser gelişimi riski bulunmaktadır. Bu yüzden bu tedavi planlanırken hastalar bu konuda bilgilendirilmelidir. Evre 1 seminom hastalarında orşiyektomi sonrası gelen patoloji sonucuna göre ek tedavi gerekip gerekmediği planlanır. Eğer tümör hacmi 4 cm’den büyük değilse ve rete testis invazyonu yoksa hasta izlenebilir. Eğer  tümör hacmi 4 cm ve ya daha büyükse ve /veya rete testis invazyonu varsa hasta izlenebilir ya da kemoterapi (tek doz karboplatin) uygulanır. Radyoterapi de bir diğer seçenektir. 

Yeni SSS


Penis akıntısı, penisin ucundan gelen, idrar veya meni olmayan bir sıvıdır. Bu akıntının çeşitli türleri ve nedenleri vardır.  Penis akıntısı Penis akıntısı, genellikle enfeksiyonlar veya iltihaplanma nedeniyle penisten gelen sıvıdır. En yaygın nedenler cins ...


Hemofili A, kanın pıhtılaşmasını etkileyen genetik bir bozukluktur. Bu hastalık, pıhtılaşma sürecinde kritik bir rol oynayan Faktör VIII proteininin eksikliği veya yetersizliği nedeniyle ortaya çıkar. Hemofili A, kalıtsal bir ...


Bilgisayarlı Tomografi (BT), vücudun iç yapılarının ayrıntılı görüntülerini elde etmek için kullanılan gelişmiş bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. Röntgen ışınları ve bilgisayar teknolojisi bir araya getirilerek kemikler, organlar, yumuşak dokular ve kan damarları gibi iç yapıları ...


Ultrason, yüksek frekanslı ses dalgaları kullanarak vücudun iç yapılarının görüntülenmesini sağlayan bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. Bu ses dalgaları, farklı dokulardan farklı şekilde yansıyarak bir görüntü oluşturur. Ultrason, radyasyon kullanmadığı için güvenli kabul edilir v ...


Ultrason genellikle çekilecek bölgeye göre aç veya tok karna çekilebilir. Çoğu karın bölgesi ultrasonu için 8-12 saatlik açlık gerekir. Bunun nedeni, yiyeceklerin sindirim sistemini etkileyerek ultrason görüntüsünün netliğini bozabilmesidir. Ancak bazı ul ...


Vajinadan peynir kesiği şeklinde akıntı, genellikle vajinal kandidiyazis olarak bilinen bir mantar enfeksiyonuna işaret eder. Kandidiyazis, Candida albicans adı verilen bir mantara bağlı olarak oluşur. Belirtileri arasında: Kalın, beyaz ve peynirimsi akıntı ...


Doğum kontrol hapı, istenmeyen gebelikleri önlemek için kullanılan hormonal ilaçtır. Genellikle östrojen ve progestin hormonlarının bir kombinasyonunu içerirler, ancak sadece progestin içeren haplar da mevcuttur. Doğum kontrol hapları etki mekanizmaları; ...


Yasmin, gebeliği önlemek için kullanılan bir kombine oral kontraseptif (doğum kontrol hapı) olup, içerdiği hormonlar nedeniyle vücuttaki doğal hormonları düzenleyerek yumurtlamayı engeller. Ayrıca, rahim iç ...


Profolmix besin takviyeleri, çeşitli sağlık ihtiyaçlarına yönelik olarak geliştirilmiş bir dizi besin takviyesidir. Farklı formülleriyle, kadın sağlığından bağışıklık sistemine, şeker metabolizmasından enerji seviyelerine kadar birçok alanda destek sunmayı amaçlar. Pro ...


Ella, bir tür acil kontrasepsiyon ilacıdır ve genellikle korunmasız cinsel ilişki sonrası hamileliği önlemek için kullanılır. Aşağıda Ella'nın sıkça sorulan sorularına (SSS) yanıt bulabilirsiniz: Ella Nedir? Ella, korunmasız cinsel ilişkiden sonra veya doğum ...


SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu), hastaların sağlık hizmetlerinden daha kolay yararlanabilmesi ve bazı sağlık harcamalarından muaf tutulabilmesi için kronik hastalıkları kapsayan bir liste tutar. Bu listede yer alan hastalıklar genellikle uzun süreli tedavi ve bakım gerektiren, kişinin yaşam kalitesi ...


Topuk dikeni (plantar fasiit) hakkında sıkça sorulan sorular ve cevaplarını aşağıda bulabilirsiniz; Topuk dikeni nedir? Topuk dikeni, ayak tabanındaki plantar fasya adı verilen bağ dokusunun iltihaplanması ve topuk kemiğine (kalkaneus) yakın bir bölgede kemi ...


Gliotik odak, genellikle beyin dokusunda hasar veya iltihaplanma sonrası oluşan skar dokusunu ifade eder. Bu durum, birçok farklı beyin hastalığı veya yaralanması sonrası görülebilir. Gliotik odak hakkında sıkça sorulan sorular ve yanıtları aşağıda bulabilirsiniz: Glio ...


Bronşektazi, akciğer içindeki hava yollarının (bronşların) geri dönüşümsüz bir şekilde genişlemesi ve hasar görmesi sonucu oluşan kronik bir akciğer hastalığıdır. Bu genişleme, bronşların normal yapısının bozulmasına ve mukus ...


Plöroparankimal bant formasyonları, akciğerleri çevreleyen zar olan plevra ile akciğer dokusu arasındaki yapışıklıkları ifade eder. Bu yapışıklıklar genellikle daha önce geçirilmiş enfeksiyonlar, iltihaplanmalar veya cerrahi müdahaleler sonucu oluşabilir. Plörop ...