Grip ile soğuk algınlığı arasındaki fark nedir?

Grip (influenza) ve soğuk algınlığı (nezle), solunum yolu enfeksiyonlarına bağlı olarak ortaya çıkan benzer belirtilere sahip olan iki farklı hastalıktır. İki durum arasındaki ana farklar şunlardır:

Hastalığın şiddeti: Grip genellikle daha şiddetli semptomlara yol açar. Yüksek ateş, şiddetli kas ve eklem ağrıları, şiddetli yorgunluk ve halsizlik gibi belirtiler görülebilir. Soğuk algınlığı ise genellikle daha hafif semptomlara neden olur. Hafif ateş, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, hafif boğaz ağrısı ve hafif öksürük gibi belirtiler daha yaygındır.

Semptomların başlama hızı: Grip genellikle daha hızlı başlar. Aniden ortaya çıkan şiddetli semptomlarla birlikte hızla kötüleşebilir. Soğuk algınlığı ise semptomların daha yavaş ortaya çıkmasıyla kendini gösterir.

Bulaşıcılık: Grip, soğuk algınlığına kıyasla daha kolay bulaşabilir. Grip virüsü, solunum yolu salgıları yoluyla havada yayılabilir ve temas ile geçebilir. Soğuk algınlığı genellikle daha az bulaşıcıdır ve daha çok direkt temas yoluyla yayılır.

Komplikasyon riski: Grip, soğuk algınlığına göre daha ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Özellikle yaşlılar, küçük çocuklar, hamile kadınlar ve bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde daha ciddi sonuçlara neden olabilir. Pnömoni, sinüzit, kulak enfeksiyonları gibi komplikasyonlar grip durumunda daha sık görülebilir.

Grip ve soğuk algınlığı arasındaki farkları belirlemek ve doğru teşhis koymak için genellikle bir doktora başvurmak gereklidir.

Bunlar da ilginizi çekebilir


Grip nedir?

Grip, bir mevsim hastalığıdır. Grip hastalığının nedeni influenza adı verilen bir virüstür. Belirtileri rasında 39 dereceye varan ateş, yaygın ve şiddetli kas ağrıları, eklemlerde ağrı, yorgunluk, halsizlik, bitkinlik, üşüme, titreme, baş ağrısı ve kuru öksürük gibi belirtiler bulunmaktadır. Grip hastalığına neden olan influenza virüsünün A, B ve C tipi bulunmaktadır. Bunlarda C tipi insanlarda hastalığa neden olmaz. İnfluenza A ile oluşan hastalık daha hafif seyrederken, B tipi daha çok çocukları etkiler. Grip virüsü, hastaların salgılarından normal insanlara bulaşır. 

Grip belirtileri nelerdir?

Grip belirtileri; baş ağrısı, ateş, boğaz ağrısı, genel bir kırgınlık, yorgunluk ve halsizlik, yaygın kas ağrısı, burun tıkanıklığı ve öksürüktür. Grip, günlük hayatı olumsuz etkileyebilen ve bazı kişilerde ölüme de neden olabilen bir hastalıktır. Grip, belirtiler ortaya çıkmadan bulaşıcı olabilir. Bu yüzden, okul çağı hastalıkları arasında en sık rastlanılanlar arasında yer alır. Tedavisinde antiviral ilaçlar gerekebilir. Ağır seyreden hastalarda hastaneye yatış gerekir. İyileşme süreci genelde kısa sürebileceği gibi, bazen belirtiler uzun da sürebilir. 

Grip tanısı nasıl konur?

Grip tanısı, genellikle hastanın hikayesi ve muayenesi ile konur. Ancak grip hastalığın kesin tanısı için grip virüsünün tespiti gerekir. Bunun için burundan alınan bir sürüntünün incelenmesi gerekir. Ancak virüsün kültür ortamında üretilimesi, özellikli sistemler gerektirir  ve çok zaman alır. Bu durum hastanın tedavisine başlamayı geciktirir. Bu yüzden genellikle tercih edilmez.

 

 

Gribe iyi gelen besinler nelerdir?

Gribe iyi gelen besinler şunlardır;

  • Portakal
  • Mandalina
  • Greyfurt
  • Limon
  • Tavuk çorbası
  • Kelle paça çorbası
  • Zencefil
  • Ekinezya
  • Kuşburnu
  • Adaçayı
  • Kekik çayı
  • Okaliptus çayı
  • Bal
  • Soğan
  • Sarımsak grip hastalığına iyi gelen besinlerdir.

Gripten korunmak için ne yapmalı?

Gripten korunmak için yapılması gerekenler şunlardır;

  • Grip aşısı yaptırmak ilk yapılması gerekdir.
  • Grip hastalığının sık görüldüğü zamanlarda kalabalık ortamlardan uzak durmalı ve maske kullanmalı.
  • Eller sık sık yıkanmalı,
  • Sağlıklı beslenmeli.
  • Aşırı yorgunluktan kaçınmalı.
  • Uykusuz kalınmamalı.
  • Bol sıvı tüketilmeli.
  • Hasta çocuklar kreş veya okullara gönderilmemeli.
  • Kışın öpüşme ve tokalaşmaktan kaçınılmalıdır.. 

 

Grip nasıl tedavi edilir?

Grip tedavisi için kullanılan bazı ilaçlar vardır. Bu ilaçlar virüsler üzerine etki eden ilaçlardır. Bunlar Amandatine, Rimandatine, Zanamivir ve Oseltamivir adı verilen virüs ilaçlarıdır. Bu ilaçların mutlaka doktor tavsiyesi üzerine ve doktor gözetiminde kullanılmalması gerekir. Grip tedavisinde Aspirin kullanılması tavsiye edilmez. Çünkü Aspirin çok nadir de olsa "Reye Sendromu'" adı verilen bir duruma yol açabilir. İstirahat etmek, bol sıvı tüketmek, diğer kişiler ile olan teması azaltmak gerekir. 

Grip tedavisinde antibiyotik kullanılmamalıdır. Çünkü antibiyotikler virüsler üzerine etkili değildir. Ancak grip tedavisinde genellikle gereksiz olarak antibiyotikler de kullanılmaktadır. Bu durum hem bakterilerin antibiyotiklere karşı direnç kazanmasına hem de gereksiz masrafa neden olmaktadır. Antibiyotikler, ancak grip sırasında ortaya çıkan  sinüzit, zatürre ve orta kulak iltihabı gibi bakteriyel enfeksiyonlar geliştiğinde doktor görüşü altında kullanılıabilir..

Grip hastalığının tedavisi nasıldır?

Grip hastalığının tedavisi, ortaya çıkan hastalık belirtilerin tedavi edilmesi şeklindedir. Grip hastalığında ortaya çıkan belirtiler olan ateşin düşürülmesi, burun akıntısının kesilmesi, hâlsizlik ve kırgınlığın giderilmesi ile grip tedavi edilmiş olur. Grip hastalığında yatak istirahati önerilir.

Grip nedir ve belirtileri nelerdir?

Grip, influenza adı verilen virüsün neden olduğu bulaşıcı bir solunum yolu hastalığıdır. Grip, genellikle sonbahar ve kış aylarında yaygın olarak görülür. Belirtileri şunlar olabilir:

Yüksek ateş (genellikle 38°C ve üzeri)
Şiddetli kas ağrıları ve eklem ağrıları
Yorgunluk ve halsizlik
Baş ağrısı
Şiddetli öksürük
Boğaz ağrısı
Burun tıkanıklığı veya burun akıntısı
İştahsızlık
Titreme ve üşüme hissi
Grip belirtileri genellikle ani bir şekilde ortaya çıkar ve hasta hissettirir. Grip, genellikle soğuk algınlığından daha şiddetli semptomlara neden olur. Bu semptomlar, vücut bağışıklık sisteminin virüse karşı savaşması nedeniyle ortaya çıkar.

Grip genellikle birkaç gün ila birkaç hafta sürebilir. Komplikasyonlar gelişebilir, özellikle yaşlılar, çocuklar, gebeler ve bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler için risk daha yüksektir. Grip, genellikle dinlenme, bol sıvı tüketme ve semptomları hafifletmek için semptomatik tedavilerle yönetilir. Ayrıca, grip aşısı, hastalığın önlenmesinde önemli bir rol oynar.

Grip nasıl bulaşır?

Grip, grip virüsü (influenza virüsü) ile enfekte olan bir kişiden sağlıklı kişilere bulaşır. Grip genellikle solunum yolu damlacıkları aracılığıyla yayılır. Bulaşma şu şekillerde gerçekleşebilir:

Hasta kişi öksürdüğünde, hapşırdığında veya konuştuğunda havaya salınan solunum damlacıklarının solunmasıyla bulaşabilir.

Hasta kişi tarafından temas edilen yüzeylerdeki virüs, başka bir kişi tarafından bu yüzeylere dokunulduktan sonra elin ağıza, buruna veya gözlere temas etmesiyle bulaşabilir.

Grip virüsü, bir kişi tarafından bulaşmış yüzeylere temas eden ellerle sonra gözler, burun veya ağız yoluyla doğrudan temas edildiğinde bulaşabilir.

Grip virüsü, enfekte bir kişide semptomlar başlamadan 1 ila 2 gün önce bulaşıcı olmaya başlar ve semptomlar ortaya çıktıktan sonra da birkaç gün bulaşıcı kalır. Bu nedenle, grip olan kişilerin diğer insanlarla yakın teması sınırlamaları, öksürürken veya hapşırırken ağzını ve burnunu kapatmaları, hijyen kurallarına dikkat etmeleri önemlidir.

Grip, kolayca yayılan bir hastalıktır, bu nedenle grip mevsiminde kalabalık ortamlardan kaçınmak, elleri sık sık yıkamak, öksürme veya hapşırma sırasında ağız ve burun kapatmak gibi önlemler grip bulaşmasını önlemede yardımcı olabilir. Grip aşısı da hastalığın yayılmasını önlemek için etkili bir korunma yöntemidir.

Grip aşısı kimlere yapılmalıdır?

Grip aşısı, grip hastalığından korunmak ve hastalığın yayılmasını engellemek için önerilen bir aşıdır. Genel olarak, aşağıdaki kişilere grip aşısı yapılması önerilmektedir:

6 ay ve üzeri tüm çocuklar
65 yaş ve üstü yetişkinler
Kronik sağlık sorunları olan kişiler (astım, diyabet, kalp hastalığı, böbrek hastalığı vb.)
Bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler (HIV/AIDS hastaları, kanser tedavisi görenler, organ nakli yapılanlar vb.)
Gebeler (hamilelik döneminde grip, ciddi komplikasyonlara yol açabilir)
Sağlık çalışanları ve bakım verenler gibi grip virüsüne sık maruz kalan meslek grupları
Bakımevi ve huzurevi sakinleri gibi yüksek riskli gruplarda yaşayan kişiler
İnsanlarla sürekli temas halinde olan veya kalabalık ortamlarda çalışan kişiler (öğretmenler, öğrenciler, seyahat edenler, toplu taşıma kullanıcıları vb.)
Her yıl grip aşısı yapılması önerilmektedir çünkü grip virüsü her yıl değişebilir ve aşılar, en yaygın olan griplere karşı koruma sağlamaktadır. Grip aşısı, genellikle grip sezonu öncesinde yapılmalıdır, yani sonbahar veya kış aylarında. Aşıyı yaptırmak, grip hastalığına yakalanma riskini azaltır ve grip geçirme durumunda semptomların daha hafif geçmesine yardımcı olur.

Yeni SSS


Penis akıntısı, penisin ucundan gelen, idrar veya meni olmayan bir sıvıdır. Bu akıntının çeşitli türleri ve nedenleri vardır.  Penis akıntısı Penis akıntısı, genellikle enfeksiyonlar veya iltihaplanma nedeniyle penisten gelen sıvıdır. En yaygın nedenler cins ...


Hemofili A, kanın pıhtılaşmasını etkileyen genetik bir bozukluktur. Bu hastalık, pıhtılaşma sürecinde kritik bir rol oynayan Faktör VIII proteininin eksikliği veya yetersizliği nedeniyle ortaya çıkar. Hemofili A, kalıtsal bir ...


Bilgisayarlı Tomografi (BT), vücudun iç yapılarının ayrıntılı görüntülerini elde etmek için kullanılan gelişmiş bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. Röntgen ışınları ve bilgisayar teknolojisi bir araya getirilerek kemikler, organlar, yumuşak dokular ve kan damarları gibi iç yapıları ...


Ultrason, yüksek frekanslı ses dalgaları kullanarak vücudun iç yapılarının görüntülenmesini sağlayan bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. Bu ses dalgaları, farklı dokulardan farklı şekilde yansıyarak bir görüntü oluşturur. Ultrason, radyasyon kullanmadığı için güvenli kabul edilir v ...


Ultrason genellikle çekilecek bölgeye göre aç veya tok karna çekilebilir. Çoğu karın bölgesi ultrasonu için 8-12 saatlik açlık gerekir. Bunun nedeni, yiyeceklerin sindirim sistemini etkileyerek ultrason görüntüsünün netliğini bozabilmesidir. Ancak bazı ul ...


Vajinadan peynir kesiği şeklinde akıntı, genellikle vajinal kandidiyazis olarak bilinen bir mantar enfeksiyonuna işaret eder. Kandidiyazis, Candida albicans adı verilen bir mantara bağlı olarak oluşur. Belirtileri arasında: Kalın, beyaz ve peynirimsi akıntı ...


Doğum kontrol hapı, istenmeyen gebelikleri önlemek için kullanılan hormonal ilaçtır. Genellikle östrojen ve progestin hormonlarının bir kombinasyonunu içerirler, ancak sadece progestin içeren haplar da mevcuttur. Doğum kontrol hapları etki mekanizmaları; ...


Yasmin, gebeliği önlemek için kullanılan bir kombine oral kontraseptif (doğum kontrol hapı) olup, içerdiği hormonlar nedeniyle vücuttaki doğal hormonları düzenleyerek yumurtlamayı engeller. Ayrıca, rahim iç ...


Profolmix besin takviyeleri, çeşitli sağlık ihtiyaçlarına yönelik olarak geliştirilmiş bir dizi besin takviyesidir. Farklı formülleriyle, kadın sağlığından bağışıklık sistemine, şeker metabolizmasından enerji seviyelerine kadar birçok alanda destek sunmayı amaçlar. Pro ...


Ella, bir tür acil kontrasepsiyon ilacıdır ve genellikle korunmasız cinsel ilişki sonrası hamileliği önlemek için kullanılır. Aşağıda Ella'nın sıkça sorulan sorularına (SSS) yanıt bulabilirsiniz: Ella Nedir? Ella, korunmasız cinsel ilişkiden sonra veya doğum ...


SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu), hastaların sağlık hizmetlerinden daha kolay yararlanabilmesi ve bazı sağlık harcamalarından muaf tutulabilmesi için kronik hastalıkları kapsayan bir liste tutar. Bu listede yer alan hastalıklar genellikle uzun süreli tedavi ve bakım gerektiren, kişinin yaşam kalitesi ...


Topuk dikeni (plantar fasiit) hakkında sıkça sorulan sorular ve cevaplarını aşağıda bulabilirsiniz; Topuk dikeni nedir? Topuk dikeni, ayak tabanındaki plantar fasya adı verilen bağ dokusunun iltihaplanması ve topuk kemiğine (kalkaneus) yakın bir bölgede kemi ...


Gliotik odak, genellikle beyin dokusunda hasar veya iltihaplanma sonrası oluşan skar dokusunu ifade eder. Bu durum, birçok farklı beyin hastalığı veya yaralanması sonrası görülebilir. Gliotik odak hakkında sıkça sorulan sorular ve yanıtları aşağıda bulabilirsiniz: Glio ...


Bronşektazi, akciğer içindeki hava yollarının (bronşların) geri dönüşümsüz bir şekilde genişlemesi ve hasar görmesi sonucu oluşan kronik bir akciğer hastalığıdır. Bu genişleme, bronşların normal yapısının bozulmasına ve mukus ...


Plöroparankimal bant formasyonları, akciğerleri çevreleyen zar olan plevra ile akciğer dokusu arasındaki yapışıklıkları ifade eder. Bu yapışıklıklar genellikle daha önce geçirilmiş enfeksiyonlar, iltihaplanmalar veya cerrahi müdahaleler sonucu oluşabilir. Plörop ...