Kulak burun boğaz bölümüne aç mı gidilir tok mu?

Kulak burun boğaz muayenesi için aç olma zorunluluğu yoktur. Kulak burun boğaz muayenesi, hastanelerde poliklinik ya da muayene odasında özel bir muayene koltuğunda ve hasta oturur pozisyonda iken yapılır. Hastanın şikayeti her ne olursa olsun, mutlaka hastanın her iki kulağına, burnuna, boğazına, genizine, gırtlağına bakılır. Ayrıca hastanın boyun kısmı da mutlaka muayene edilir. Muayene sırasında hastanın dili tutularak dışarıya doğru çekilir, ağız içine sokulan bir çubuk ile dili aşağıya doğru bastırılır ve bir alın aynası yardımı ile boğazı incelenir. Bazı hastalarda öğürme nedeniyle bu muayene zor olabilir. Bu durumda olan hastalarda boğazı uyuşturmak için ağız içine bir ilaç sıkılır. Tadı acı olan bu uyuşturucu ilacın yutulmasında bir sakınca yoktur. Ancak en az 1 saat hiç bir şey yememek ve içmemek gerekir. 

Bunlar da ilginizi çekebilir


Kulak hangi bölümlerden oluşur?

Kulak, işitme organıdır. En önemli görevi işitmeyi sağlamaktır. Kulak aynı zamanda denge üzerinde de etkili bir organdır. Kulak, dış kulak, orta kulak ve iç kulak olmak üzere üç bölümden oluşur. Dış kulak, kulak kepçesi ve dış kulak kanalı olmak üzere iki kısımdan oluşur.  Orta kulak, temporal kemik adı verilen bir kemik içerisindeki boşlukta bulunur. İç kulak östaki borusu ile yutağa bağlıdır. Bu kanal sayesinde kulakta iç ve dış basınç dengelenir. Normalde kapalı olan östaki borusu, yutkunma ve esneme ile birlikte açılır. İç kulak ise işitme ile ilgili en önemli bölümdür. İç kulakta, işitme ile ilgili kısma salyangoz adı verilir. Bu yapının içinde sıvı bulunmaktadır. İç kulak ayrıca denge sağlanmasında da önemli rol oynar.  

KBB nedir?

KBB, kulak burun boğaz hastalıklarının kısaltılmış halidir. Kulak burun boğaz hastalıkları, tıpta bir uzmanlık alanıdır. Kulak burun boğaz (KBB) uzmanı, kulak, burun ve boğaz ile baş ve boyun bölgesinin hastalıkalrı konusunda eğitim görmüş doktorlardır. 

KBB bölümünden nasıl randevu alınır?

KBB bölümü, kulak burun ve boğaz hastalıklarına bakan bir bölümdür. Devlet hastanelerineki KBB bölümünden randevu, Alo 182 veya internette Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) sistemi üzerinden alınabilir. Özel hastaneye gitmek isterseniz, randevu almak için gitmek istediğiniz özel hastanenin telefonunu  arayarak ya da eğer mevcutsa web sitesi üzerinden randevu alabilirsiniz.

Mastoidit nedir ?

Mastoidit, mastoid kemiğin iltihaplanmasıdır. Bu kemik, kafatasını oluşturan kemiklerdendir ve kulak kepçesinin hemen arkasında bulunur. Mastoid kemik gözenekli yapıdadır ve buradaki gözenekli yapının iltihabına mastoidit adı verilir. Akut ve kronik olmak üzere iki türü vardır. Akut mastoidit genellikle orta kulak iltihabı sonucu oluşur, kronik mastoidit ise kronik orta kulak iltihabı nedeniyle ortaya çıkar. Mastoidit eskiden daha nadir görülürken, son yıllarda yaygın antibiyotik kullanımına bağlı gelişen bakteri direnci ve yanlış antibiyotik kullanımına bağlı daha sık görülmeye başlanmıştır. 

Hareket hastalığı nedir?

Hareket hastalığı, insanların belirli hareketleri veya ortamları deneyimlerken hissettikleri rahatsızlıktır. Bu his genellikle baş dönmesi, mide bulantısı, kusma, terleme ve baş ağrısı gibi semptomlarla ilişkilendirilir. Hareket hastalığı, insanların araç, gemi, uçak veya tren gibi taşıtlarda seyahat ederken veya sanal gerçeklik gibi teknolojileri kullanırken yaygın olarak görülür. Bununla birlikte, bazı insanlar hareket hastalığı deneyimleyebilirler, örneğin uzun süreli oyun oynarken veya okuyarak.

Hareket hastalığı, beyindeki denge merkezinin karıştırıcı sinyalleri yorumlamasından kaynaklanır. Bu, iç kulağın hareket algılama ve denge işlevlerinden kaynaklanabilir. Hareket hastalığına karşı alınabilecek önlemler arasında doğru oturma pozisyonu, antiemetik ilaçlar ve gözleri kapatma gibi yöntemler yer alır.

Kulak yapısı nasıldır?

Kulak yapısı, dış kulak, orta kulak ve iç kulak olmak üzere üç bölümden oluşur.

Dış kulak, kulak kepçesi ve dış kulak yolunu içerir. Kulak kepçesi, ses dalgalarını toplar ve dış kulak yoluna yönlendirir. Dış kulak yolunda, kulak kirinin üretildiği kıllar ve bezler vardır. Dış kulak yolunun sonunda, kulak zarı olarak bilinen ince bir zar vardır.

Orta kulak, kulak zarının arkasında yer alır ve küçük kemikçiklerden oluşur. Bu kemikçikler, kulak zarından gelen ses titreşimlerini iç kulağa iletmek için birbirine bağlanır. Orta kulak ayrıca, Eustaki kanalı olarak bilinen bir tüp aracılığıyla burun ve boğaza bağlanarak, orta kulak basıncını dengelemeye yardımcı olur.

İç kulak, kohlea ve vestibüler sistem olmak üzere iki bölümden oluşur. Kohlea, iç kulakta spiral şeklinde bir yapıdır ve sesin işitilmesi için gerekli olan koklear siniri içerir. Vestibüler sistem, kulakta denge ve pozisyonun algılanması için önemli olan üç yarım daire kanalı ve iki sakkul ve üretrikül adı verilen iki kesecikten oluşur.

Bu üç bölüm, işitme ve dengeyi sağlamak için birlikte çalışır. Ses dalgaları, dış kulaktan kulak zarına ulaşır ve orada kemikçikler tarafından alınarak orta kulağa iletilir. Orta kulaktaki kemikçiklerin titreşimleri, iç kulağın koklear bölgesindeki sıvıların hareketini tetikleyerek işitme siniri üzerinden beyne sinyal gönderir. Aynı zamanda, iç kulaktaki vestibüler sistem, başın ve vücudun pozisyonunu, hareketlerini ve dengesini algılamak için hareket sinyalleri gönderir.

Kulak enfeksiyonları nelerdir?

Kulak enfeksiyonları, kulak bölgesindeki enfeksiyonlarla ilişkili bir dizi durumu ifade eder. Kulak enfeksiyonları, farklı bölümleri etkileyebilir ve bazıları şunlardır:

Orta kulak enfeksiyonu: Orta kulak, kulak zarının arkasında yer alan ve işitme kemiklerinden oluşan bir bölümdür. Bu bölgede meydana gelen enfeksiyonlara orta kulak enfeksiyonu denir. Orta kulak enfeksiyonu genellikle, sinüs enfeksiyonları, soğuk algınlığı veya boğaz enfeksiyonları gibi solunum yolu enfeksiyonları sonrasında gelişebilir. Bu enfeksiyonlar genellikle, kulakta ağrı, işitme kaybı, ateş ve kulakta sıvı birikmesi gibi belirtilere neden olur.

Dış kulak enfeksiyonu: Dış kulak, kulak kepçesi ve dış kulak yolunu içeren kulak bölgesinin dışındaki bölümdür. Dış kulak enfeksiyonu, genellikle nemli ortamlarda veya kulakta yabancı bir nesne kalması sonucu oluşabilir. Bu enfeksiyonlar, kulakta ağrı, kaşıntı, kızarıklık, şişlik ve kulak akıntısı gibi belirtilere neden olabilir.

İç kulak enfeksiyonu: İç kulak, kulak zarının arkasındaki kohlea ve vestibüler sistemden oluşan bölümdür. İç kulak enfeksiyonu, genellikle viral bir enfeksiyon sonrasında ortaya çıkar ve denge kaybı, baş dönmesi, işitme kaybı ve kulak çınlaması gibi belirtilere neden olabilir.

Kulak enfeksiyonları, tedavi edilmezse ciddi komplikasyonlara neden olabilir, bu nedenle enfeksiyon belirtileri fark edildiğinde doktora başvurmak önemlidir. Antibiyotikler, ağrı kesiciler ve diğer tedaviler kulak enfeksiyonları için kullanılabilir.

Kulakta enfeksiyon belirtileri nelerdir?

Kulak enfeksiyonları belirtileri, enfeksiyonun tipine ve ciddiyetine bağlı olarak değişebilir. Bununla birlikte, genel olarak kulak enfeksiyonu belirtileri şunları içerebilir:

Kulak ağrısı: Kulak enfeksiyonunun en yaygın belirtisi kulak ağrısıdır. Bu ağrı, hafiften şiddetliye kadar değişebilir ve genellikle tek taraflıdır.

İşitme kaybı: Kulak enfeksiyonu nedeniyle işitme kaybı yaşanabilir. İşitme kaybı genellikle geçicidir ve enfeksiyon tedavi edildiğinde geri dönebilir.

Kulakta dolgunluk veya basınç hissi: Kulak enfeksiyonu olan kişiler kulaklarında dolgunluk veya basınç hissi yaşayabilirler.

Kulak akıntısı: Kulak enfeksiyonu olan kişilerde kulak akıntısı görülebilir. Bu akıntı genellikle sarı veya yeşil renklidir.

Baş dönmesi: Kulak enfeksiyonu, denge sistemine etki edebilir ve baş dönmesi gibi belirtilere neden olabilir.

Kulak çınlaması: Kulak enfeksiyonu, kulak çınlaması veya kulakta çıtırtı hissi gibi işitsel yanılsamalara neden olabilir.

Ateş: Bazı kulak enfeksiyonları ateşe neden olabilir.

Kulak enfeksiyonları belirtileri, enfeksiyonun türüne ve kişinin yaşına bağlı olarak değişebilir. Kulak enfeksiyonu belirtileri fark edildiğinde, doktorunuza başvurmanız önerilir.

Kulak enfeksiyonları nasıl tedavi edilir?

Kulak enfeksiyonları, enfeksiyonun tipine ve ciddiyetine bağlı olarak farklı şekillerde tedavi edilir. Ancak genellikle kulak enfeksiyonları, aşağıdaki tedavi yöntemlerinin bir veya birkaçını içerir:

Antibiyotikler: Kulak enfeksiyonunun bakteriyel bir enfeksiyon nedeniyle oluşması durumunda, doktorlar genellikle antibiyotik ilaçlar reçete ederler. Antibiyotikler, enfeksiyonun neden olduğu iltihaplanma ve ağrıyı hafifletmeye yardımcı olur.

Ağrı kesiciler: Kulak enfeksiyonları, kulakta şiddetli ağrıya neden olabilir. Doktorlar, ağrıyı hafifletmek için ağrı kesici ilaçlar reçete edebilirler.

Kulak damlaları: Kulak enfeksiyonu olan kişilere kulak damlaları reçete edilebilir. Bu damlalar, enfeksiyonun neden olduğu ağrı ve rahatsızlığı hafifletmek için kullanılır.

Evde uygulanan tedaviler: Kulak enfeksiyonu tedavisinde evde uygulanabilecek bazı tedaviler de vardır. Örneğin, sıcak bir kompres, ağrıyı hafifletmek için kullanılabilir. Ayrıca, kulaklarınızı temizleyerek ve nemlendirerek enfeksiyonu önleyebilirsiniz.

Cerrahi müdahale: Nadiren, kulak enfeksiyonlarına cerrahi müdahale gerekebilir. Bu, özellikle orta kulak enfeksiyonu gibi ciddi enfeksiyonlarda geçerlidir. Cerrahi müdahale genellikle, kulakta birikmiş sıvıyı boşaltmak veya kulak zarını tamir etmek için yapılır.

Kulak enfeksiyonları belirtileri fark edildiğinde, doktora başvurmak ve uygun tedavi yöntemlerini belirlemek önemlidir. Tedavi edilmezse, kulak enfeksiyonları ciddi komplikasyonlara neden olabilir.

Kulakta çınlama nedenleri nelerdir?

Kulakta çınlama, birçok farklı nedene bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bazı yaygın nedenler şunlardır:

İşitme kaybı: İşitme kaybı, kulakta çınlama nedeni olabilir. İşitme kaybı olan kişiler, daha yüksek bir sese ihtiyaç duyduklarından dolayı, kulakta çınlama hissi yaşayabilirler.

Kulak enfeksiyonları: Kulak enfeksiyonları, kulakta çınlamaya neden olabilir. Bu enfeksiyonlar, kulak zarında ve kulak kanalında iltihaplanmaya yol açabilir.

Kulak içi basınç: Kulak içi basınçta bir değişiklik, kulakta çınlamaya neden olabilir. Bu, uçak seyahati sırasında veya su altında dalış yaparken olabilir.

Stres ve anksiyete: Stres ve anksiyete, kulakta çınlama nedeni olabilir. Stres ve kaygı, vücuttaki adrenalin ve kortizol hormonlarının salınımına neden olabilir, bu da kulakta çınlamaya neden olabilir.

İlaç yan etkileri: Bazı ilaçlar kulakta çınlamaya neden olabilir. Özellikle yüksek dozlarda alınan aspirin ve antibiyotikler gibi bazı ilaçlar, kulakta çınlamaya neden olabilir.

Kulak travması: Kulak travması, kulakta çınlamaya neden olabilir. Bu, kulaklara zarar veren gürültülü bir patlama, yüksek sesle müzik dinleme veya kafaya aldığınız bir darbe gibi olaylar sonucu olabilir.

Meniere hastalığı: Meniere hastalığı, iç kulakta basınç artışına ve sıvı birikimine neden olur. Bu durum, kulakta çınlama, baş dönmesi ve işitme kaybına neden olabilir.

Tinnitus: Tinnitus, kulakta çınlamanın kendisi olabilir. Bu durum, birçok farklı nedenle ilişkili olabilir ve tedavi edilmesi gerekebilir.

Kulakta çınlama şikayeti, uzun süreli olursa, bir doktora görünmek önemlidir. Doktor, nedenini belirlemek ve uygun tedaviyi önerebilmek için bir dizi test yapabilir.

Yeni SSS


Bepanthen Plus Krem, ciltteki küçük yaraların, sıyrıkların ve yanıkların iyileşmesine yardımcı olan bir kremdir. Ayrıca çatlamış cilt, kuru cilt ve emzirme döneminde oluşan meme ucu çatlaklarının tedavisinde de kullanılır. Bepanthen Plus Krem İçinde Ne Var?  ...


Adenomiyomatöz hiperplazi, prostat bezi, safra kesesi ve rahim gibi organlarda görülen, iyi huylu bir büyüme durumudur. Bu terim, “adeno” (bez), “miyom” (kas) ve “hiperplazi” (doku büyümesi) kelimelerinin birleşiminden oluşur. Oganın hem bez dokusunda hem de kas tabakasında aşırı ...


Menisküs yırtığı, diz ekleminde bulunan ve nebisküs adı verilen C şeklindeki kıkırdak yapının yırtılmasıyla oluşan bir durumdur. Dizde iç (medial) ve dış (lateral) olmak üzere iki adet menisküs bulunur. Bunlar, femur (uyluk kemiği) ile tibia (kaval kemiği) arasında yastık görevi ...


Lipitor, etken maddesi atorvastatin olan ve kan kolesterol seviyesini düşürmek için kullanılan bir ilaçtır. Özellikle "statin" sınıfı ilaçlar arasında yer alır. Karaciğerde kolesterol üretimini azaltarak kandaki kötü kolesterol (LDL) seviyesini düşürür. Aynı zamanda, iyi kolester ...


Lomotil, etken maddesi difenoksilat ve atropin olan ve ishal tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. Difenoksilat, bağırsak hareketlerini yavaşlatarak ishali kontrol altına alır, atropin ise ilacın aşırı kullanımını önlemek için eklenmiştir. Lomotil nedir? Lomot ...


Bazı kişilerde domates salçası bağırsaklara dokunabilir. Domates salçasına karşı bağırsaklar hassas olabilir. Buna bağırsak intoleransı denir. Bu kişilerin bağırsaklarında domates salçasının sindirilmesinde problem vardır. Bu bir bakıma gıda alerjisi gibi düşünülebilir. Domates veya domates salça ...


Dishidrotik egzama, özellikle avuç içlerinde ve ayak tabanlarında görülen küçük, içi su dolu kaşıntılı kabarcıkların oluşumuyla kendini gösteren bir cilt hastalığıdır. "Dishidroz" veya "pomfoliks" olarak da adlandırılır. Dishidrotik Egzama Belirtileri ...


İmpetex krem, iltihap giderici ve mikrop öldürücü özelliğe sahip bir ilaçtır. Ciltte oluşan iltihabi ve alerjik reaksiyonları baskılayarak kızarıklık, kaşıntı, şişlik gibi belirtileri azaltır. Ayrıca, bakteriyel ve mantar enfeksiyonlarının tedavisinde de etkilidir. İmp ...


İmpetex krem kortizon içeren bir ilaçtır. İmpetex kremin etken maddesi Diflukortolon valerat'tır. Diflukortolon valerat, kortikosteroid grubundan olan bir ilaçtır. İltihap giderici ve kaşıntı önleyici özelliklere sahiptir. Deride oluşan kızarıklık, şişlik, kaşınt ...


Gebelikte bebeğin erkek olduğunu düşündüren halk arasında yaygın olarak bilinen ancak bilimsel olarak kesin olmayan belirtiler şunlardır; Karın Şekli: Karnın daha sivri ve aşağıda olması. Anne Yüzündeki Güzelleşme: An ...


Hamilelikte erkek bebek belirtileri diye bilinen belirtilerin tıbbi açıdan kesin bir dayanağı yoktur. Hamilelikte annenin erkek bebek taşıdığını düşündüren ancak bilimsel olarak kesin olmayan bu belirtiler; ...


Bromelain'in aç mı yoksa tok karnına mı içileceği kullanım amacına bağlıdır. Bromelain, ananastan elde edilen ve genellikle proteinleri parçalayarak sindirimi kolaylaştırmak için veya iltihap giderici olarak kullanılan bir enzimdir.  Bromelain eğer sindirim sorunları iç ...


İkinci gebelikte bebek hareketlerini hissetmeye başlama zamanı, ilk gebeliğe göre genellikle biraz daha erken olur. Bunun nedeni, annenin daha önce bu hissi yaşamış olması nedeniyle bebeğin hareketlerini d ...


Anne karnındaki bir bebeğin hareket sıklığı birçok faktöre bağlı olarak değişir. Kesin bir saat vermek zordur. Ancak genel olarak şunları söyleyebiliriz; Gebeliğin Evresi: Gebeliğin erken dönemlerinde bebek daha küçük olduğu için ...


Kız bebek hareketlerinin hissedilme zamanı konusunda da erkek bebeklerde olduğu gibi bir farklılık yoktur. Bebeğin cinsiyeti, hareketlerinin ne zaman hissedileceğini etkilemez. Genellikle ...