Ağız kokusu, sindirim sistemi problemlerinin bir belirtisi olabilir mi?

Evet, ağız kokusu bazı durumlarda sindirim sistemi problemlerinin bir belirtisi olabilir. Özellikle mide asidi reflüsü, gastrit veya sindirim sistemi enfeksiyonları gibi rahatsızlıklar, ağız kokusuna neden olabilirler. Bunun nedeni, bu hastalıkların sindirim sistemi asit seviyesinde artışa neden olmasıdır. Ayrıca, ağız kokusu ile birlikte hazımsızlık, mide ağrısı veya şişkinlik gibi diğer belirtiler de olabilir. Eğer sürekli olarak kötü ağız kokusu yaşıyorsanız ve diş hijyeninize özen göstermenize rağmen düzelme görülmüyorsa, bir doktora başvurmanızda fayda vardır.

Bunlar da ilginizi çekebilir


Yirmi yaş dişini çektirmek gerekir mi?

Bir sıkıntıya neden olmadığı sürece yirmi yaş dişini çektirmek gerekmez. Tam gömülü olan dişlerde ağrı sorunu varsa, gömülü yirmilik diş nedeniyle kist oluşmuşsa, çürüme ve apse oluşumu varsa yirmilik dişin çekilmesi uygundur. 

Ağız ve diş sağlığı nedir?

Ağız ve diş sağlığı; ağız ve diş bölgesinin zararlı organizmalara, olası tehlikelere karşı korunması, bakımının düzenli yapılması ve estetik olarak bu bölgede beklentilerin karşılanması adına yapılan düzenli uygulamalardır.

Ağız sindirim sisteminin ilk başlangıç noktası olduğundan dış dünyaya karşı açık ve tehlike altındadır. Üstelik besinlerle direkt olarak temas ettiği için mikroorganizmaların çoğalmasına çok uygun bir ortama sahiptir. Ağız ve dişlerde doğru, düzenli ve etkili bir şekilde ağız ve diş bakımı yapılmadığında önemli sağlık sorunları ile karşılaşabilirsiniz.

 Ağız içinde yer alan dokular ve dişlerde bakım eksikliğine bağlı çok çeşitli hastalıklar çıkabilir. Bu durum vücutta birçok fonksiyonu etkileyen sağlık sorunlarının habercisi olabilir. Aynı zamanda bakımsız olan ağız ve dişler görünüm açısından da kişilerde sosyal, psikolojik ve fizyolojik problemlere yol açabilir.

 Tüm bu nedenler sebebiyle ağız ve diş bakımı her yaşta dikkat etmeniz gereken bir husustur.

Süt dişleri çekilir mi?

Süt dişleri, sorun olduğunda çekilir mi? Süt dişlerindeki çürük tedavi edilmediği zaman ağrı, apse, yetersiz beslenme, büyüme ve gelişme, konuşma bozukluklarına neden olabilir. Bu çürükler tedavi edilebilir. Ancak zorunlu olduğunda da süt dişi çekilebilir. Bu durumda diş etinin kapanmaması ve alttan gelecek olan kalıcı dişin çıkabilmesi için yer kaplayıcılar kullanılır.

Ağız kurumasına hangi bölüm bakar?

Ağız kuruluğu, tükürük bezlerinin yetersiz tükürük salgılamasından kaynaklanan ve kişiyi oldukça rahatsız eden bir durumdur. Peki ağzı kuruyan bir kişi hastaede hangi bölüme gitmeli? Hangi bölümden randevu almalı?  Ağız önemli bir organdır. Görevi gereği ağzın içinin sürekli olarak nemli olması gerekir. Bunun için de tükürük bezleri tükürük salgılar. Tükürük salgısı ağız ve diş sağlığı için çok önemlidir. Eğer tükrük yeteri kadar üretilemez ise, ağız içi nemliliğini yitirir ve kurur. Ayrıca bazı hastalıklar ve ilaçlar da tükürük miktarını azaltır. Ağzın kuruması sonucu dişlerde çürüme, dişeti hastalıklarında artış ve ağız içinde sıkça mantar enfeksiyonları görülür.

Ağız kuruluğuna hangi bölüm bakar? Ağzı kuruyan bir kişi hastanede hangi bölüme, hangi bölüm doktoruna gitmeli?

Ağız kuruluğundan yakınan bir kişi öncelikle bir iç hastalıkları (dahiliye) doktoruna gitmeli. Altta yatan nedene göre doktorunuz sizi gerekirse kulak burun boğaz, romatoloji ya da diş hekimliği bölümüne yönlendirecektir.

Ağız kuruluğu neden olur?

Ağız kuruluğu, ağızdaki bezler tarafından salgılanan tükürük miktarının yetersizliği sonucu ortaya çıkar. Kişiyi oldukça rahatsız eden ve yaşam kalitesini düşüren bu durum çeşitli hastalıklar ve kullanılan bazı ilaçlardan kaynaklanabilir. Ağız kuruluğunun başlıca nedenleri şunlardır; 

Kullanılan bazı ilaçlar ağız kuruluğunan neden olabilir. Depresyon ilaçları, idrar kaçırma tedavisinde kullanılan ilaçlar, alerji ilaçları, diüretikler, kalp ilaçları, ağrı kesiciler, yatıştırıcı ilaçlar ve tansiyon ilaçları ağız kuruluğuna yol açabilir. 

Ağız kuruluğu, bazı hastalıkların belirtisi olabilir. Şeker hastalığı (diabet), parkinson hastalığı, sjögren sendromu, HIV/AIDS gibi hastalıklar ağız kuruluğuna neden olabilir. 

Radyasyon tedavisi ve kemoterapi ağız kuruluğuna neden olabilir.

Alkol ve sigara kullanımı

Burun tıkanıklığı 

Peki ağız kuruluğu olan bir kişi hangi bölüm doktoruna gitmeli? Öğrenmek için tıklayın

 

Ağız kokusu nedenleri nelerdir?

Ağız kokusu tıpta halitosis olarak bilinir. Genellikle ağız boşluğundan kaynaklanır. Ağız kokusu yapan başlıca nedenler şunlardır;

  • Ağız boşluğu (diş, diş eti iltihabı)
  • Solunum sistemi hastalıkları (akciğer ilithabı, bronşektazi)
  • Sindirim sistemi hastalıkları (mide reflüsü gibi)
  • Boşaltım sistemi kaynaklıdır. (üre, böbrek yetmezliği gibi)
  • Beslenme alışkanlığı
  • Kullanılan ilaçlar

Ağız kokusu (halitozis) nedir?

Ağız kokusu (halitozis), hoş olmayan nefes kokusu olarak tanımlanabilir. Ağız kokusunun nedenleri çeşitlidir. Hem erkekler hem kadınlar arasında sıkça görülebilen ağız kokusu, kişilerin sosyal yaşantılarını da olumsuz yönde etkilemektedir. Halitozis, ağız içi veya ağız dışı nedenlerden kaynaklanabilir.. 

Ağız kuruluğunun nedenleri nelerdir?

Ağız kuruluğunun başıca nedeneleri şunlardır; 

Kanal tedavisi acıtır mı ?

Kanal tedavisi öncesinde, işlemin uygulancağı bölge iğe ile uyuşturulur. Böylece kanal tedavisi sırasında kişi herhangi bir acı ya da ağrı duymaz. İşlem yapılacak bölgenin diş etine ince bir iğne ile uyşturucu etkisi olan ilaç verilir. Batırılan bu iğne ise sadece birkaç saniye  sinek ısırığı şeklinde hafif bir acı veriri. 

Kanal tedavisi zor bir tedavi midir?

Kanal tedavisi sırasında, dişin ortasındaki boşlukta (kanal) bulunan sinir ve diş özü (pulpa) çıkartılarak dişin iç kısmı temizlenir. Daha sonra bu boşluk özel bir dolgu maddesi ile doldurulur. Kanal tedavisi, her ne kadar toplum arasında zor bir tedavi olarak görülse de, gelişen teknolojinin sağladığı kolaylıklar ve  uzman bir endodontist tarafından gerçekleştirildiği takdirde kolay bir tedavi yöntemidir. 

Yeni SSS


Gece rahat uyumak için birkaç içecek tercih edilebilir. Özellikle papatya çayı, sakinleştirici etkisiyle bilinir ve uykuya geçişi kolaylaştırabilir. Lavanta çayı da benzer şekilde rahatlatıcı bir etkiye sahiptir. Sıcak süt, içeri ...


Evet, reçetesiz satılan bazı uyku ilaçları mevcuttur. Bunlar genellikle hafif etkili ilaçlardır ve uyku bozuklukları olan kişilerde kısa süreli tedavi için kullanılır. Örneğin, antihistaminikler (difenhidr ...


PET sonucu doğrudan kanser evresini (evreleme) belirlemez. Ancak PET kanserin evresini belirlemek için önemli bir yardımcı araçtır. PET taraması, tümörün boyutunu, yerini ve kanserin vücutta yayılıp yayılmadığını (metastaz yapıp yapmadığını) gösterebilir. Bu bilgiler, doktorların ...


PET görüntüsünde kanserin anlaşılması, özellikle tümörün metabolik aktivitesine dayalıdır. Kanser hücreleri, normal hücrelere göre daha hızlı bölünür ve bu yüzden daha fazla enerjiye ihtiyaç duyar. PET taraması, vücuda radyoaktif bir madde ile işaretli olan glukoz şekeri (genellikle F-18 florodeo ...


PET/CT (Pozitron Emisyon Tomografisi) sonucu, genellikle 1 ile 3 gün arasında çıkar. Ancak bu süre işlemin yapıldığı hastaneye göre de değişebilir. Ancak bazı özel durumlar veya daha karmaşık incelemeler söz konusu olduğunda, bu süre birkaç gün daha uzayabilir. ...


Evet, uykusuzluk baş dönmesine neden olabilir. Yetersiz uyku, beynin düzenli çalışmasını etkileyerek yorgunluk yapabilir. Uykusuzluk durumunda, vücut yeterince dinlenemediği için dengeyi sağlayan beyin bölgesinde (iç kulakta) ve merkezi sinir sisteminde bozulmalar olabilir. Bu durum da baş dönmes ...


Böbrekte AML (Anjiyomiyolipom), kanserli bir tümör değildir; iyi huylu (benign) bir tümördür. Bu tür tümörler, kanserli hücreler içermediği için kanser olarak değerlendirilmezler. AML, çoğunlukla böbreklerde görülen, damarlar, ya ...


Hiperekoik AML ile uyumlu solid lezyon ifadesi, ultrason görüntüleme raporlarında sık karşılaşılan bir terimdir. Bu ifadede geçen kelimeler ve anlamları; Hiperekoik: Ultrason görüntülemesinde, "hiperekoik" terimi, dokunun normalden daha fazla ses dalgas ...


Evde bebeklerde ateş düşürmek için öncelikle doktora danışmak gerekir. Bebeklerde ateş yüksekse, sıvı alımını artırmak önemlidir; su veya anne sütü ile hidrasyonu desteklemek vücut ısısını dengelemeye yardımcı olabilir. Ayrıca, bebeklerin giydiği kıyafetlerin hafif olması ve odan ...


Uyku apnesi, uyku sırasında solunumun tekrar tekrar durması ve yeniden başlaması ile karakterize ciddi bir uyku bozukluğudur. Solunumdaki bu kesintiler, genellikle üst solunum yolunun tıkanması nedeniyle olur. Kesintiler kandaki oksijen seviyesinin düşmesine neden olabilir. Uyk ...


Diz ağrısı için en iyi ilaç, ağrının nedenine bağlı olarak değişir. Diz ağrısı, basit bir burkulmadan çok daha ciddi durumlara kadar birçok farklı nedenden kaynaklanabilir. Bu nedenle, herhangi bir ilaç kullanmadan önce bi ...


Migren baş ağrılarını hafifletmek veya önlemek için doğal yöntemler genellikle rahatlama sağlarken, migren atağını tamamen durdurmayabilir. Migren baş ağrısı, yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilen zonklayıcı ve şiddetli bir ağrı türüdür ...


Baş dönmesi nedenleri çeşitlidir. Baş dönmesi, kişinin kendisinin veya çevresinin hareket ediyormuş gibi hissetmesine neden olan, sıklıkla dengesizlik ve sersemlik hissiyle birlikte görülen bir durumdur. Genellikle iç kulaktaki denge sorunları, tansiyon dalgalanmaları veya kan şe ...


Üroloji randevusu, idrar yolları ve üreme sistemiyle ilgili sağlık sorunlarında, profesyonel değerlendirme için üroloji doktorundan randevusu almaktır. Üroloji Randevusu Nedir? Üroloji randevusu, böbrekler, mesane, prostat ve testisler gibi organlarla ilgili ...


Normalde idrarın kendine has hafif bir kokusu vardır. Bu koku, çeşitli nedenlere bağlı olarak değişebilir. Genel olarak, sağlıklı bir kişinin idrarı, amonyak gibi kokar. Ancak bu koku, genellikle çok keskin değildir. İdrarın kokusu, tıpkı rengi ve yoğunluğu gibi, kişinin sıvı alı ...