Gliotik odak nedir?
Gliotik odak, genellikle beyin dokusunda hasar veya iltihaplanma sonrası oluşan skar dokusunu ifade eder. Bu durum, birçok farklı beyin hastalığı veya yaralanması sonrası görülebilir. Gliotik odak hakkında sıkça sorulan sorular ve yanıtları aşağıda bulabilirsiniz:
Gliotik odak nedir?
Gliotik odak, beyin dokusunda hasar veya iltihaplanma sonrası glia hücrelerinin çoğalmasıyla oluşan skar dokusudur.
Gliotik odak neye neden olabilir?
Genellikle belirti vermez, ancak odak büyükse veya önemli bir beyin bölgesindeyse, nörolojik belirtilere neden olabilir.
Gliotik odak nasıl teşhis edilir?
Genellikle MRI (Manyetik Rezonans Görüntüleme) ile teşhis edilir.
Gliotik odak tedavi edilebilir mi?
Gliotik odak tedavi edilmez; ancak altta yatan neden tedavi edilebilir. Skar dokusu kalıcıdır, ancak semptomlar kontrol altına alınabilir.
Gliotik odak tehlikeli midir?
Tek başına genellikle tehlikeli değildir, ancak altta yatan nedenin ciddiyetine bağlı olarak önem taşır.
Gliotik odak zamanla büyür mü?
Genellikle büyümez, ancak altta yatan hastalığın ilerlemesi durumunda yeni odaklar oluşabilir.
Gliotik odak epilepsiye neden olabilir mi?
Evet, gliotik odak bazı durumlarda epileptik nöbetlere yol açabilir.
Gliotik odak ile ilişkili hangi hastalıklar vardır?
İnme, travmatik beyin yaralanması, multiple skleroz, beyin tümörleri ve enfeksiyonlar gibi durumlarla ilişkilidir.
Gliotik odak hakkında daha fazla bilgi almak için bir nöroloji uzmanına danışın.
Sen de kendi sorunu sor
Bunlar da ilginizi çekebilir
Beyin ve sinir cerrahisi bölümü hangi hastalıklara bakar?
Beyin ve sinir cerrahisi, beyin, beyincik, omurilik ve çevre sinirlerinin hastalıkları ve yaralanmaları ile ilgilenir. Beyin tümörü, beyin damarlarındaki anevrizmalar, beyin kanaması, bel fıtığı ve boyun fıtığı gibi hastalıklara beyin cerrahisi bölümü bakar.
Kafa titremesi nedir? Neden olur?
Kafa titremesi (baş titremesi), tremor adı verilen titreme hastalığında görülen bir durumdur. Tremor yani titreme, Parkinson hastalığında sık görülür. Ayrıca , bazı beyin ve beyincik hastalıklarında, alkol yoksunluğunda veya bazı ilaçların yan etkisine bağlı olarak meydana gelebilir.
Bayılma (senkop) nedir?
Bayılma, beyin dokusunun kısa süreli olarak kansız kalması sonucu kişinin ayakta durma yeteneğinin ve bilincinin (uyanıklılık hali) kaybolmasıdır. Bayılma tıp dilinde senkop olarak bilinir. Bayılma aniden ortaya çıkar ve kısa bir süre sonra kendiliğinden düzelir. Beklenmedik bir anda ve anideden ortaya çıktığından dolayı, bayılma sırasında düşmaya bağlı yaralanmalar ve kırıklar görülebilir.
Bayılma ile epilepsi (sara) arasındaki fark nedir?
Bayılma ile en sık epilepsi (sara hastalığı) karışır. Bayılma ya da senkop, beynin geçici olarak kansız kalması sonucu olarak ortaya çıkan bir durumdur. Bayılmada ellerde, kollarda, bacaklarda kasılmalar olmaz, gözler açıktır ve yüz soluktur. İdrar veya dışkı kaçırma yoktur. Bayılan kişi kısa bir süre sonra hemen kendine gelir ve daha sonra şaşkınlık yaşamaz.
Tuvalette idrar yaparken ya da dışkılama sırasında bayılma neden olur?
Bazen tuvalette idrar yaparken ya da dışkılama sırasında bayılma görülebilir. İdrar idrar yaparken veya idrar yaptıktan hemen sonra bayılmaya 'işeme senkopu', dışkılama sonrası bayılmaya 'defekasyon senkopu' adı verilir. Bu tür bayılmalar, daha çok geceleri derin bir uykudan sonra meydana gelir. İdrar yapmak ya da dışkılamak için için kişi uyanır ve tuvalete gider. İşeme ya da dışkılama sırasında, vagus adı verilen sinirini uyarılır. Bu sinirin uyarılması ile kalp atışında ve kan basıncında ani bir düşmeye meydana gelir ve kişinin bilincinde geçici bir kayıp olur. Buna bayılma ya da senkop denir.
Boyun fıtığı belirtileri nelerdir?
Boyun fıtığı, omurilik ve sinir köklerini etkileyen bir hastalıktır. En sık karşılaşılan boyun fıtığı belirtileri şunlardır.
- Tek taraflı olup kola doğru uzanan ağrı,
- Parmak uçlarına kadar yayılan ve uyuşma ile birlikte görülen ağrı.
- Ağrı ile yayıldığı kolda kuvvet kaybı oluşması
- Kuvvetsiz kalıp ele alınan cisimlerin düşürülmesi
- Yürüme güçlüğü çekilmesi ve dengesizlik hali
Geçici iskemik atak (GİA) nedir?
Geçici iskemik atak (GİA), beynin bir bölgesine giden kan akışının geçici bir süre azalması sonucu beyin o bölgedeki dokusunun beslenememesi sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Kan akışınaki azalmanın nedeni çoğunlukla beyin damar tıkanıklığıdır. Kan dolaşımındaki kan pıhtısı, yağ parçası ya da hava baloncukları tıkanmaya neden olabilir. Geçici iskemik atak ''küçük inme'' olarak ta bilinir. Geçici iskemik atak ile inme (felç) farklı iki durumdur. İnmeden farkı, geçici iskemik atakta beyin dokusunda kalıcı hasra oluşmaz. Kalıcı hasra oluşmadan, tıkanıklık açılır ve beyin dokusu yeniden kanlanır ve belirtiler kaybolur. İnme yani felç durumunda ise beyinde oluşan hasar kalıcıdır.
Kaynak: https://www.stroke.org.uk/sites/default/files/user_profile/transient_ischaemic_attack_turkish.pdf
Geçici iskemik atak (GİA) belirtileri nelerdir?
Geçici iskemik atak (GİA) belirtileri kişiden kişiye değişebilir. Her kişide farklı belirtiler ortaya çıkabilir. En sık görülen geçici iskemik atak belirtileri şunlardır;
- Yüzde veya vücudun bir tarafında aniden ortaya çıkan uyuşma veya güçsüzlük
- Konuşma güçlüğü
- Anlama güçlüğü
- Görme sorunları (tek gözde veya her iki gözde aniden oluşan bulanıklık, görme kaybı veya çift görme)
- Baş dönmesi
- Denge kaybı
- Şiddetli baş ağrısı
Tarlov kisti nedir?
Tarlov kisti, omurilikten çıkan sinirler etrafında görülen kisttir. Perinöral kist veya sinir kökü kisti olarak da bilinir. Omurganın sakral (kuyruk sokumu), lomber (bel), torasik (sırt) veya servikal (boyun) kısımlarında görülebilir. Ancak daha çok kuyruk sokumu bölgelerinde görülür. Tarlov kistleri sinir köklerini etkiler. Bu kistlerin içinde beyin omurilik sıvısı vardır. Çok sayıda ve farklı büyüklüklerde kistler olabilir. Kesin nedeni bilinmez. Küçük olan kistler genellikle belirti vermez. Yavaş yavaş büyüyerek zamanla komşu sinir köklerine bası yapar ve belirtilere neden olur. Belirti vermeyenler tedavi edilmeden takip edilir. Ancak belirtiye enden olan büyük kistlerin ameliyat ile tedavi ediilmesi gerekir.
Omuriliğe hangi bölüm bakar? Omurilik için hangi bölüme gidilir?
Omuriliğe beyin ve sinir cerrahisi (nöroloji) ve ortopedi ve travmatoloji bölümü bakar. Beyin ve sinir cerrahisi uzmanları, omurilik ile ilgili tüm hastalıkların teşhisi ve tedavisinde uzmanlaşmış doktorlardır.
Omurilik, beyinden gelen sinyalleri vücudun diğer bölgelerine taşıyan ve vücudun kontrolünü sağlayan bir sinir sistemi organıdır. Omurilik yaralanmaları, omurilik tümörleri, omurga fıtıkları, omurga enfeksiyonları ve omurga deformiteleri gibi çeşitli hastalıklar omuriliğe zarar verebilir.
Omurilik ile ilgili sorunlar yaşayan kişiler, beyin ve sinir cerrahisi bölümüne başvurmalıdır. Beyin ve sinir cerrahisi uzmanları, hastanın durumunu değerlendirerek gerekli tetkikleri yapar ve tedavi planını belirler.
Omurilik ile ilgili sorunlara yönelik tedaviler, sorunun nedenine göre değişir. Omurilik yaralanmaları gibi durumlarda, cerrahi müdahale gerekebilir. Omurilik tümörleri gibi durumlarda, cerrahi müdahale ile tümör çıkarılabilir veya radyoterapi ve kemoterapi gibi tedaviler uygulanabilir. Omurga fıtıkları gibi durumlarda, fıtığın boyutuna ve konumuna göre konservatif tedaviler veya cerrahi müdahale uygulanabilir. Omurga enfeksiyonları gibi durumlarda, antibiyotik tedavisi uygulanabilir. Omurga deformiteleri gibi durumlarda, ortopedik cerrahi müdahale uygulanabilir.
Omurilik ile ilgili sorunlar, erken teşhis ve tedavi ile daha iyi sonuçlar alınabilir.
Yeni SSS
Diş ağrısının gece artmasının birkaç nedeni olabilir. Gün içinde dikkatimizi dağıtan şeyler varken, gece sessiz ortamda ağrıya daha çok odaklanabiliriz. Ayrıca, yatarken baş bölgesine kan akışı artar ve bu da dişlerdeki iltihaplanmayı şiddetlendirerek ağrıyı artırabilir. Diş gıcırdatma gibi uyku ...
Uyutmayan diş ağrısı genellikle şiddetli bir iltihaplanma, diş apsesi, sinir tahrişi veya ilerlemiş bir çürük nedeniyle oluşur. Gece saatlerinde ağrının artmasının başlıca nedeni, uzanırken başın kan dolaşımının değişmesiyle diş bölgesinde daha fazla baskı ve hassasiyet oluşmasıdır. Bu tür bir ağ ...
Diş ağrısını en hızlı kesen yöntemlerden biri soğuk kompres uygulamaktır. Soğuk, bölgedeki şişliği azaltır ve ağrı sinyallerini uyuşturarak acıyı hafifletir. Ayrıca, reçetesiz satılan ibuprofen veya parasetamol gibi ağrı kesiciler de hızlı bir rahatlama sağlayabilir. Tuzlu su gar ...
Kadınlarda apandisit belirtileri, erkeklere benzer olsa da bazen kadınların üreme organları ile karışabilecek belirtiler gösterebilir. Bu durum, doğru teşhis koymayı zorlaştırabilir. Tipik belirti, göbek çevresinde başlayıp karnın sağ alt tarafına yerleşen şiddetli ağrıdır. Bu ağ ...
Apandisit patlaması veya perfore apandisit, tedavi edilmeyen apandisitte iltihabın ilerleyerek apandisitin yırtılması durumudur. Bu durum, iltihabın karın boşluğuna yayılmasına neden olarak ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Apandisit patlaması, tedavi edilmeye ...
Çocuklarda apandisit belirtileri erişkinlerden farklılık gösterebilir ve teşhis edilmesi daha zor olabilir. Çocuklar ağrılarını net bir şekilde tanımlamakta zorlanabilir ve apandisitin tipik belirtileri her zaman belirgin olmayabilir. Çocuklarda apandisit belirtileri yetişkinlerd ...
Evet, Siprogut kulak damlası, aile hekimi tarafından yazılabilir. Ancak, herhangi bir ilaç reçetesi yazmadan önce, doktorun hastanın durumunu değerlendirmesi gerekmektedir. Ai ...
Evet, Siprogut damla bir antibiyotiktir. İçeriğinde polimiksin B ve neomisin gibi antibiyotikler bulunur. Bu antibiyotikler, bakteriyel enfeksiyonlara karşı etkilidir ve özellikle kulak yolundaki enfeksiyonların tedavisinde kulla ...
Siprogut göz damlası, gözdeki bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde kullanılan bir antibiyotik ilaçtır. İçeriğinde polimiksin B ve neomisin gibi antibiyotikler bulunur, bu bileşenler bakterilerin büyümesini engeller ve enfeksiyonların yayılmasını durdurur. Ayrı ...
Siprogut kulak damlası doktor farklı bir şekilde önermediyse kulak kanalına yetişkinlerde günde 2 kez 4 damla, çocuklarda ise günde 2 kez 3 damla uygulanır. Gereken durumlarda, özellikle ciddi enfeksiyonlarda veya doktor önerisiyle, ilk uygulama iki katına çıkabi ...
Herkes apandisit olabilir. Ancak apandisit daha çok 20’li ve 30’lu yaşlardaki kişilerde görülür. Evde, apandisit olup olmadığınızı anlamanıza yardım edecek bir kaç bulgu vardır. “Zıplama testi” gibi apandisit olup olmadığınız konusunda şüphe uyandırabilecek evde yapabileceğiniz b ...
Evde apandisit testi mümkün değildir, böyle bir şey yoktur. Ancak bazı belirtiler apandisitten şüphelenmenize yol açabilir. Göbek çevresinde başlayıp sağ alt karnınıza yayılan ve hareketle, dokunmayla şiddetlenen karın ağrısı; bulantı, k ...
Kardiyo mu ağırlık mı daha hızlı zayıflatır? sıkça sorulan bir sorudur. Kilo vermek isteyen birçok kişi için egzersiz seçimi önemli bir sorudur: Kardiyo mu yoksa ağırlık antrenmanı mı daha etkili? Kardiyo, hızlı kalori yakımıyla ön plandayken, ağırlık antrenmanı kas kütlesi oluşt ...
Apandisit ağrısı başlangıçta göbek çevresinde veya orta karında hafif bir rahatsızlık olarak başlar, ancak daha sonra genellikle sağ alt karın bölgesinde yoğunlaşır. Saatler içinde ağrı sağ alt karına kayar ve genellikle burada şiddetlenir. Özellikle göbek ile sağ kasık arasındak ...
Apandisit ağrısı genellikle önce göbek çevresinde hafif bir rahatsızlıkla başlar ve saatler içinde sağ alt karın bölgesinde odaklanırak şiddetlenir. Bu ağrı, hareket etmek, öksürmek veya bölgeye dokunmakla daha da kötüleşebilir. Sürekli bir karaktere sahip olan ağrıya genellikle ...